DİYAFONDAN GELEN SES
  • Reads 6,139
  • Votes 423
  • Parts 43
  • Reads 6,139
  • Votes 423
  • Parts 43
Complete, First published Jul 19, 2021
İşte her şey o gün başladı. Birinin zile basmasıyla. Kuzenimle aynı evde yaşıyoruz. Öyle herkese de kapıyı açmayız. Öncelikle sorarız. Yine zil çaldığında koşarak diyafonun konuşma düğmesine basıp "Kim o?" diye sordum. Gelen ses karşısında birkaç saniye afalladım. "Siparişinizi getirmiştim." 

İyi de biz sipariş falan vermemiştik ki? Kuzenim yanıma geldi. "Sesi çok güzel," diye mırıldandı. Tekrar diyafonun konuşma yerine basıp "Biz sipariş vermedik. Yanlış gelmişsiniz," dedim ama yine de kapıyı açtım. Bunu neden yapmıştım? O sırada kuzenim hemen kapıyı açıp binaya çıktı. Ben de kapı pervazına yaslanıp beklemeye başladım. Aşağıdan sesler geliyordu. Kurye zaten bir altımızda oturan komşuya getirmişti siparişleri. Büyük bir merakla aşağıya bakan kuzenim kuryeyi göremedi ama aşağıdaki komşu kapıyı kapattığı sırada sesi güzel bize şunları söyledi: "Kusura bakmayın. Sizi de rahatsız ettim. Artık evinize girin bence."
All Rights Reserved
Sign up to add DİYAFONDAN GELEN SES to your library and receive updates
or
#17ağlamak
Content Guidelines
You may also like
Levlâ by loverofcass
6 parts Ongoing
Biz o imrenilen tüm varlıkların içinde yaşayan gençleriz; dertsiz tasasız hayatlarda mutsuzluğumuzu kimseye açıklayamadığımız, gurur ve itibarın kölesi olarak büyüdüğümüz bir varlığa sahibiz. Perde önündeki gizli kusursuzluğun aksine biz o şaşalı hayatların içinde kusursuzluğu bozmasın diye bir köşede toplanmış yalanlar ve oyunları yaşıyoruz. Mutsuzuz ama insanlar hayatlarımızın varlığını gözlerinde öyle abartmış ki bizi mutsuzluğumuz yüzünden sadece şımarık olarak değerlendiriyorlar. Oysa saklanmış her yalan, her oyun ortaya bir cinayetle çıktığında; hayatlarımızın asıl gerçek yüzü gözler önüne serilmişti. İlk kez biz acıyan değil acınan taraf olmuştuk; suçlayan değil suçlanan olmuştuk ve asıl sorun da... Kan dondurucu bu sonun yazılmasından önce bizi böyle canavarlaştıran şeylerin neler olduğunu bilmiyorduk. Çünkü en başta biz perdenin arkasındaki bu karanlık duygulardan kaçmaya çalışıyorduk ama sonra... Sonra aynı ebeveynlerimiz gibi biz de bu karanlıkla bütünleşmiş, aslında hata olan her hareketi doğru görmeye başlamıştık. Sonunda ise aramızdan biri bir diğerini öldürmenin de bu sıradan karanlığın bir parçası olduğuna karar verecek kadar kötüleşmiş ve diğerlerimiz sessiz kalabilecek kadar adaletten, mutlu bir hayat arayışından kopmuşlardı. {Kitap toplamda altı kısımdan oluşmakta ve beşinci kısmın ismini taşımaktadır.} {Aynı isim kullanılarak yazılmış normal ve texting kitaplarından bağımsızdır.} ©Tüm hakları saklıdır.
DUVAR SURAT  by duygu_nr
56 parts Complete
... Azralar, Azzraalarr yıktı Azralar, Azraaallarr Azralarrr zalım Azralarr." "Oğlum sus lan başka şarkı mı kalmadı hem Azralar değil o" diyerek Yiğit tekrar koluna girdi. "Aaaa Azraa seen mii geldin?" Yiğiti Azra sanıp boynuna atladı salak. Bu içmiş mi ya. Yerde duran eşyalarımı alıp diğer kolunda da ben girdim. Emre gevşek gevşek konuşarak başını bana çevirdi. " Azra bak bu da Samem biziim Yiğitin yavuklussu."Dediği anda Yiğit ciddi bir şekilde baya bir kahkaha attı. Samem ne ya Sanem bile diyemiyor maynak. "Yiğit yavuklusu diyor ya" diyerek başımı uzatıp Yiğite baktım. "Değil misin?" "Değilim, beyefendiler ayrılmayı düşünüyor benden" "Lan o tehditti tehdit." "Bana ne git kendine başka yavuklu bul" "Emin misin bulayım mı?" "Hihh zampara mısın sen pislik ,gönlümü alacağına neler diyorsun ya" "Gönlün zaten benim" "Sus pis fırsatçı" " Konu sen olunca fırsatçıyım güzelim" "Ama şimdi konu ben değilim" diyerek gözlerimle koluna girdiğimiz Emre'yi gösterdim. Hala kendi kendine konuşuyor ya. Eve doğru yürürken bir yandan da zoraki gelen Emre beyi çekiştiriyorduk. Yiğit'e Azra diye sarılıp sarılıp duruyor, iltifatlar ediyor. " Emre yeter ya bir dur çocuğum ben bile o kadar sarılmadım Yiğit'e" Dedim ve Emre yi kendime doğru çektim, hayvan birazdan Azra diye Yiğit'i öpecek bıraksam...Hihh ben ne dedim az önce, ya ben Yiğiti Azradan mı amannn Emreden mi kıskandım. Aferin Emre bir bunu yaptırmadığın kalmıştı. Gözlerimi rezil olmanın utancıyla Yiğit e çevirdim. Bana bakıp pis pis sırıtıyordu, tabii ki sırıtır meydan verdim adama. "Yiğit gülme!" "Sanem" "Ne var" "Güzelim Emre erkek biliyorsun değil mi?" "Yiğit sus ya hep Emre yüzüne şey yaptım" "Ne yaptın?" KISKANDIM, KISKANDIM,KISKANDIM mal gibi sevgilimi bir erkekten kıskandım. Altını çiziyorum bakın kızdan değil erkekten! Her şeyimiz mi tuhaf olacak ya...
BAĞIMSIZ SAVAŞÇI by Kubragungor00
61 parts Complete
Bir orduya karşı tek başına savaşabilecek güçte biri mi? Ancak masallarda olur... Öyle değil mi? Doğa üstü bir yaratık düşmanı tek hamleyle yener ve savaş biter. Puff... Ordu yok olur. İnsanlar hiç bir şey olmamış gibi mutlu son yazarlar kitaplara. Bütün yaşananlar unutulur ve sıkıcı mutlu günler ölene kadar devam eder. Ha pardon! Masallarda iyi karakterler ölmezdi demi! Peki kimin iyi kimin kötü olduğunu yazarın belirlemesi adil miydi? Pamuk prenses masalının gerçeğini hiç okudun mu meselâ? Öyle beş on sayfada olup biteni demiyorum! Yazarın ilk yazdığı masalı diyorum. Ciltlerce süren o masalı... Hiç okudun mu? Yazarın tabir ettiği kötü cadının nasıl öldürüldüğünü bilir misin? Pamuk prensesin prensle evlenip mutluluğu tadarken üvey annesine yani Kötü Kalpli Kraliçe ye kızgın demirden ayakkabılar giydirterek ölene kadar dansetme cezası verdiğini kaçınız biliyor? Bu cezayı veren biri iyi kalpli midir? Ya da soruyu düzeltelim, bu ceza adil midir? Peki uyuyan birini öpmek ne kadar doğrudur? Masallar hiç de bildiğimiz gibi değilmiş demi? Peki şimdi ne yapmalı? Hangi rolü oynamalı? Dolunay bu yaşadığı inanılmaz hikâyenin kötü kalpli cadısı mı olmalı yoksa akılsız ve adaletsiz prensesi mi? Belki de en başından yeni bir masal yazmalı, kendi rolünü kendi oynamalı... Dolunay düşüncelerinden sıyrılıp derin bir nefes aldı ve bir masal başlatmanın heyecanı ve oynayacağı rolün korkusuyla "Ne yapmam lazım? Savaştan başka çare yok mu?" diye soruverdi Yonhi'ye. Yonhi de aynı şekilde derin bir nefes alarak "Savaşmaktan başka çare yok." dedi ve nefesini kasvetli havaya üfleyerek cümlelerine devam etti. "Daha bitmedi..." *** Fantastik bir hikayeye hoş geldin🤗 Adımlarına dikkat et, bu hikâyede her an her şey çıkabilir karşına...
Esir by lesyeuxde_gece
18 parts Ongoing
Babasının hırslı bir savcı olması nedeniyle sürekli tehlike altında olan Gül ve annesi, annesinin babasından boşanmasıyla tehlikeden uzakta İzmir'de yaşamaya başlar. Bir gün annesi, babası ve Gül bir parkta otururken saldırıya uğrarlar ve babası onları korumaya çalışırken o saldırıda ölür. Babasının ölümüyle Gül iyice içine kapanır ve yalnızlaşır. Gül'ün, babası gibi bir savcı olmak ve Ankara'ya taşınmak istemesiyle annesi ile arası açılır. Kötü bir babaya ama iyi bir anneye sahip olan Arman, henüz lise çağındayken annesi için babasını öldürmesiyle arkadaşı Kartal ile ıslahevine düşerler. Annesinin de aynı gece ölmesiyle Arman bir başına kalır, amaçsız bir halde, oradan oraya, suçtan suça savrulur. Islaheviyle hapishaneyi ayıran tellerin ardından tanıştığı Yeraltı'nın lideri Fatih, Arman ve Kartal'ı yanına alır. Fatih'in ölümüyle Yeraltı'nın yeni lideri genç yaşında Arman olur. Arman'ın tek amacı Yeraltı'ndaki yasadışı işleri yürütmek olur. Yine işlediği bir suçtan dolayı emniyete alınan Arman, oturduğu emniyetin koridorunda olacaklardan habersiz nezarete atılmayı bekliyordur. O dakikalarda tam karşısına yorgun ve dalgın bir şekilde oturan Gül ise annesiyle beraber emniyet müdürünün taziye dileklerini dinliyordur. Daha ilk saniyede Arman'ın dikkatini çeken Gül, Arman'ın kalbine işlemiş ve onu kendine esir etmiştir. Mesafelere ve yıllardır karşılıksız duyduğu sevdaya rağmen Arman, o günden beridir Gül'den vazgeçmez. Yeraltı'nın lideri olmanın verdiği güç ve tehlikeyle Gül'ün yanına yaklaşamaz. Gül'ü ondan habersiz izler ve gün geçtikçe onu kalbinde büyütür. Ama bir gün düşmanlarından birinin Gül'ü öğrenmesiyle beraber Arman'ın tek zaafı herkes tarafından öğrenilir ve Arman'a karşı kullanılmaya çalışılır. Bu riski göze almayan Arman, Gül'ü yanına alır.
You may also like
Slide 1 of 10
Hâlâ Otobüste Misin? | Yarı Texting cover
MAVERA cover
Bir Küçük X Engel Meselesi cover
Levlâ cover
DUVAR SURAT  cover
BAĞIMSIZ SAVAŞÇI cover
TOMRİS | Gerçek Ailem  cover
HİÇ Mİ? | Texting cover
ASYA cover
Esir cover

Hâlâ Otobüste Misin? | Yarı Texting

25 parts Ongoing

O da kendisine ne olduğunu bilmiyordu ama ilk gördüğü anda tutulmuştu kıza. Nedense onunla deli gibi konuşmak istiyor ama bir yandan da ona yaklaşmaktan çekiniyordu. En son bir yol buldu bulmasına da... Her şey Sena'nın uzun zamandır bindiği otobüste izlenildiğini öğrenmesiyle başladı. Sena bu duruma ne kadar hızlı ayak uydurduğunun farkında olmasa da bilinmeyen bir numaradan gelen mesaj ve sonrasında yaşanacaklar, onu yavaş yavaş değiştiriyordu. Belki de sadece kim olduğunu keşfetmesini sağlıyordu. 🚌༄ !!Ara sıra küfür ve argo ile karşılaşabilirsiniz!!