Ceylan kurdun inine girmişse, boynunun kopmasını göze almış demekti. O kadın kendi yetiştiği topraktan kopup buraya gelmemeliydi. İzinsizce bahçesine girmişse Yonca, toprağa tutunamazdı. Toprağa tutunamayan çiçeği harap etti diye de kimse kasırgaya kızmazdı. Bu şehir ona göre değildi.
Adamın kalbi nefret ve öfkenin ağır yükü altında hırpalanmıştı. Ceylan inine girince kurt kalbine döndü.
Kurdun ini kalbiydi.
"Beni ateşle yakabilirsin, yanmam.Beni karanlıkta bırakabilirsin, ürkmem.Beni kırmak isteyebilirsin, incinmem bile. Ama seni mahvetmişim gibi bakarsan o gözlerle; yanarım, ürkerim, parçalanırım."
Suç psikiyatristi olan Güneş Günebakan, psişik yeteneklerini kullanarak polise destek vermektedir.
Amacı şehri altüst eden yasadışı uyuşturucu dağıtan büyük suç şebekesini çökertmektir ve görevi hiç de kolay değildir.
Aşılması gereken basamakları önceden gören ve olabilecek yaşantıları tahmin edebilen Güneş, bu defa beklemediği bir karşılaşmayla yüzleşmiştir.
Cesurca ilerlediği bu davada çete liderinin, hala sevdiği eski sevgilisi olduğunu öğrendiğinde onu koruyabilmek için karanlığın derinliklerine inerek tüm düzeni yıkacak mıydı?
Yoksa inandığı doğru yol için sevgisini bir kenara mı bırakacaktı?
Hikaye 1989 yılında İstanbul'da geçmektedir.