18 yaşında ait olmadığı bir hayatı yaşayan Emel'in öyküsü... Ait olmadığı bir ev, bir aile ve tonla acı... Yalanlarla geçen 18 yıl! Yalanların arkasındaki sır perdeleri...
Emel aşkını toprağa gömdükten sonra girdiği hukuk mücadelesinde Emre, Yusuf ve babaları Aziz Bey ile tanışır. Ancak aralarında ki bağı henüz bilmemektedirler. Kader bağlarını sıkı sıkı örmüş, onları acıları tekrardan bir araya getirmiştir.
Tekrardan aşık olmaktan korkan Emel ve Emre'nin, birbirlerinin yaralarını sararken korkularının önüne geçemeyip, sonsuz bir aşka yelken açmasını; Aziz Bey ve Yusuf'un gerçeklere adım adım yaklaşmasını; Emel'in hukuk mücadelesini soluksuz ve büyük bir keyifle okuyacaksınız. Emel ile ağlayıp, Emel ile güleceksiniz. Belki de ait olduğu hayatı bulmayı siz Emel'den daha çok isteyeceksiniz.
Yazdığım ilk öykü. Acemiyim. Kusurlarım farsa affola. Umarım beğenirsiniz. Keyifli okumalar 😘❤️
Yetişkin okurlar için uygundur!
Bir Mahalle Hikâyesi...
Çok daha fazlası...
✨
"Bak bana," diye fısıldadı. Dudaklarının arasından çıkan sıcak nefesi benimkilere dokundu. "Bir kere bana eskisi gibi baksan..." yalvarır gibi çıkan sesinin tonuyla tüm iradem dağıldı.
"Bırak lütfen," derken gözlerimi kapattım. Elinin birini kaldırıp parmaklarını usulca yanağımda gezdirdi ve çeneme doğru indi.
"Adımı söylemiyorsun artık," dedi dişlerini sıkarak. "Fark etmem mi sanıyordun?"
Soru soruyordu ama benim buna verecek bir cevabım yoktu.
"Senin dudaklarından dökülmesini istediğim öyle çok kelime var ki..." Eğilip anlını anlıma yasladı. Bu kadar yakınken tek nefesi paylaşıyor gibiydik. Onun aldığı soluk, benim dudaklarımda kayboluyordu. Benim sıklaşan nefeslerim ise sanki onu canlandırıyor gibiydi.