∆ Yine o karanlık göğe dalıyordu gözlerim. Dondurucu soğuk içimi ürpertiyordu. Sonra aklıma O' düştü. Yanlış mı yapıyordum? Hiçbir şey bilmiyordum. Tek bildiğim içimi sarıp sarmalayan o turuncunun kırmızı-sarı tonlarındaki ateşin kalbimi yakmasıydı. Yanıyordum. İçimdeki tüm kötü duyguların katili oluyordum... ∆ Gözümden akan sıcak damlalar ilk defa canımı hiç acıtmıyordu. Nedenini bilmiyorum ama üşümüyordum artık, soğuk bir anda yok olup gitmişti. Sanki beni dinliyordu gökyüzü sessizlik içinde. ∆ Gün batıp karanlık çökünce anlıyor insan yalnızlığını. Gündüz farkında olmadığı her şey insanın yüzüne yüzüne vuruyor sanki. Gerçekler yakmasa kalbimi, yalanlar eritecek her yeri. ∆ Ben yenilmiştim, bu dünyanın beni soktuğu bu oyunda bir yenilgi yaşamıştım. Gözümün önünde beliren "Game over" yazısı ile ayaklarım kendi kendine hareket etti. Ben o oyunu en başından yanlış oynamıştım. Ben daha yürüyemezken elime bir konsol vermişlerdi ve bana "Oyna" demişlerdi. Fakat bu oyuna başlamak isteyen bendim o halde bitirmek isteyende ben olabilirdim. Fakat artık çok geçti, hak ettiğim o yere-cehenneme-dönme zamanım gelmiş çatmıştı. Ben iyi bir çocuk olmamıştım ya da olamamıştım. Fakat ben bir "a" harfinin değiştirdiği kelimeyi, tek bir hamleyle bitirecektim.