Pelugia Krallığı ve Kadar Cumhuriyeti on yıllardır savaş halinde. Galaktik Konsey sonunda gezegeni yöneten iki ülkeye resti çekiyor: Ya barış yapın, ya da konseyden atılacaksınız. Barış uğruna düşman bir prensle evlenmeye zorlanan Senatör Yeol Cleg kocasının alfa kokusundan nefret etmişti. Yeol omegaları severdi; gözleri ve gülümsemeleri ne kadar güzel olursa olsun, alfalardan hoşlanmazdı. Evlilikleri sadece siyasi bir anlaşmaydı, başka bir şey değil. Üstelik kocasının onda tetiklediği şeyler, yıllardır gizlediği sırrı tehlikeye atmaya başlamıştı. Prens Baek ise her zaman babasının olmasını istediği gibi mükemmel bir alfa olmaya çalışmıştı. O tahtın varisiydi, bir savaş generali. Boğazını bir düşmana sunmaması, boyun eğmemesi ve onu arzulamaması gerekiyordu. Evliliklerinin adeta felakete davetiye olduğunun farkında olsa da, kabul etmekten başka çaresi yoktu. Ancak felaketler vurduğunda ve bağlılıklar sınandığında, hangi bağ daha güçlü olacaktı: Evlilikleri mi yoksa ülkelerine olan bağlılıkları mı? PS: Bu kitap Uzaylı Prensler Serisi'nin devamı niteliğindedir. Eğer hikayede geçen karakterleri ve bazı detayları daha iyi anlamak istiyorsanız, seriyi başından itibaren okumanızı tavsiye ederim.