"Seni gülümseteceğim Araz. Sana yemin ediyorum seni gülümseteceğim. Bunu yapacağım!" Tam karşımdaki kararlı yeşil gözlerin içinden kendi gözlerimdeki hissizliği ve yüzümdeki ifadesizliği görebiliyordum. Beni gülümsetebileceğine inanıyordu ama ben onun kadar ümitli değildim. Gülümseyeceğimi pek sanmıyordum. Buna olan inancımı kaybetmiştim, inanç diye bir şey varsa tabi bende. O benim tamamiyle hissiz olduğumu daha yeni yeni öğreniyordu. Beni gülümsetebilmenin imkansız olduğunu daha bilmiyordu. Ama elbet öğrenecekti. Tıpkı diğer herkes gibi... Ben nasıl gülümseyebilirdim ki? Ölü bir insan nasıl gülebilir ki? Bedenen yaşasam bile ruhen ölüydüm ben. Ölü bir insan gülümseyebilir miydi? Ben gülümseyebilir miydim? *** Kendi karanlığında kaybolmuş, duygulardan yoksun bir kız ve sırf popülerlik için karakterinden vazgeçmiş bir çocuk. Kendi karanlığında kaybolan bir kızın hikayesi. Bu hikayenin ADINI SEN KOY...