Mart Dokuzu
  • Reads 32,643
  • Votes 2,611
  • Parts 24
  • Reads 32,643
  • Votes 2,611
  • Parts 24
Complete, First published Aug 24, 2021
Genç kız kaymaya devam etti. Üşüyordu ama bunu sorun etmiyordu. Üşümek istiyordu.

Ayağının altındaki kaygan zemin, ona iyi geliyordu. Fakat bu sefer iyi hissetmiyordu.

Üzerinde bulunduğu buzun ince olduğunu biliyordu. Buzun çatırdama seslerini duymaya devam ediyordu. Fakat umursamadı. Kaymaya devam etti.

Onu izleyen iblisten habersizdi. İblis, onun buzların kraliçesi olduğunu düşündü. Kendine layıktı.

Kendi oluşturduğu ince buz tabakasının üzerinde duran meleğe baktı. Onun tam zıttıydı. Aynı zamanda da onun yarımıydı.

Genç kız, ince buzun üzerinde, zarif bir şekilde hareket etmeye devam etti. Geriye doğru, çapraz bir şekilde sürmeye başladı. Sağ ayağını kaldırıp, sol ayağını kendine doğru çekti.

Genç kız, bu hareketi ile altındaki buzun çatlıyacağını biliyordu. Onun istediği de buydu. Onu büyülenmiş bir şekilde izleyen iblisten habersizce, axel hareketini gerçekleştirdi.

Altındaki buz çatladı ve genç kız, soğuk suya düştü. Kurtulmaya çalışmadı. Ölmek istiyordu.

Aradan dakikalar geçti. Soğuk su, genç kızın bedenini ele geçirmişti. Gözlerini kapattı. Öldüğünü zannetti.

Fakat bu olmadı. Onun ölmesini engelleyen şey, iblisin, genç kızın dudaklarına kondurduğu öpücük oldu.

***
Kendi elini kendin tut, kimse seni kurtarmak için kolunu feda etmeyecek.
***
All Rights Reserved
Sign up to add Mart Dokuzu to your library and receive updates
or
#7iblis
Content Guidelines
You may also like
You may also like
Slide 1 of 5
Karanlığın Aç Çocukları Serisi cover
Turşu Kavanozu - Texting✔️ cover
17 NUMARA | KİTAP OLDU cover
LAL cover
3391 Kilometre cover

Karanlığın Aç Çocukları Serisi

71 parts Ongoing Mature

Karanlığın Aç Çocukları Serisi, Akılbaz (1.kitap) ve Canbaz (2.kitap) olmak üzere burada yayımlanmaktadır. ____ Parmak uçlarım geniş omuzlarına dokunduğunda aniden gözlerime baktı. "Artık ben senin kadar kötüyüm, sende benim kadar kötü. Başımı yaslayabilirim bu omza, ikimizde hak ederiz." Ondan bir cevap beklemekten ziyade kendi kendime konuşuyor gibiydim. Az önce parmak uçlarımı gezdirdiğim omzuna başımı yasladığımda göğsüme büyük bir ağırlık çöktü. Öyle ki neredeyse nefes almakta zorlanıyordum. Reha ensemin üzerinden saçlarıma dokunduğuna iyice yoğunlaştı o his. Anlımı omzuna bastırarak gözlerimi sıkıca yumdum. Ama nasılsa, hayatımı zaten berbat etmemiş miydim? Kısık sesle, hatta neredeyse fısıldar gibi "Her şeyi mahvettik, artık kimin neyi hak ettiğini hesaplayamayacak kadar mahvoldu her şey." dedi.