tamamlandı
"O, tanıdığım en neşeli adamlardan biriydi. Senin masanda çalışıyordu. O gelmeden sabah olmazdı ofiste. Hani girişteki ahşap kapı var ya, kapıyı açışından tanırdık onu. Gün ışığıyım ben derdi, sayemde aydınlanıyor içerisi. Komşuyduk aynı zamanda biz. Tuhaftır ki mahalledeki huysuz kadınların bile favorisi o olurdu her daim. Hepsiyle teker teker sohbet eder, ucundan dedikodu çıtlatır, moda değerlendirmesi yapardı onlarla. Kendisi ise rengarenk demode kazaklar giyer en tarz benim diye gezinirdi ofiste. Güldürürdü hepimizi sözün özü. İyi adamdı. Samimi, candan, hayat dolu."
"Eee." adedi genç adam sabredemeyerek. "Sonra ne oldu?"
"Attı kendini köprüden."
Belki demiştim içimden bu yeni aile bana bir umut olur da herşey den kurtulurdum ve 17 yaşında sadece basit hayalleri olan basit bir kız olurdum.
Gece değil de sadece Mira olurdum o zaman belki beni bu sefer severlerdi...
Severlerdi di mi?