Dünya nufüsunun aşırı fazlalaşması sonucunda ekonomik kıtlık çeken fakirler tarafından Dünya genelinde savaşlar, ayaklanmalar yaşanmaya başlamıştı, kaçabilenler dağa kaçmış kaçamayanlar ise hayatını kurtarmaya çalışmıştı, sonradan öğrendiğimiz şey ise devletlerin insanların sayısını azaltmak için havaya delirtici gazlar saldığını ve kimsenin anlamaması için fakirlerin katliam çıkarttığını öne sunmalarıydı, ama hesaba katmadıkları bir şey vardı, saldıkları gaz kontrollerinden çıkmış ve öldürmeye programlı olan deli insanları durdurulamaz hale getirmişti
Önemli olan, dünya da sadece insanlar olmadığını öğrenmemizdi, küçük tatlı büyülü hayvanlar ya da yaratıklarla yaşıyorduk, bu katliam uzayda birilerinin yıllar önce dikkatini çekmiş olmalı ki bunlar mağara duvarına kazılmıştı her şey önceden uzaydakiler tarafından biliniyordu ve düzeltmemiz için bize bir şans vererek bu büyülü hayvanları dünyaya bırakmışlardı
Ailelerimiz delirmişti, arkadaşlarımla bunun sonucunda dağa kaçmak zorunda kalmıştık, biz bulmamıştık o büyülü hayvanları... Onlar bizi bulmuştu
Her şey kötü mü sonuçlanır ? Kötü sonuçlansa bile biz birlikte olduğumuz sürece bir önemi var mıdır gerçekten? Her şeyi çözebilecek güce sahip miyiz? Yoksa o güç bize sahip olabilecek kadar güçlümüdür sahiden?
Kitaplara aşık olmasan bu satırlara bakıyor olmazdın.
Yeni bir evren keşfetme isteği, yeni karakterlere olan hayranlık duygusu ve belki de kendi dünyamızdan bir kaçış yolu. Nedeni ne olursa olsun kitap okumak tam anlamı ile andan kopuştu benim için. Biz okurların belki de en büyük ortak noktası okuduğumuz kitabın içinde bulunmak istemek veya o kitapta ki ulaşamayacağımızı bildiğimiz var olmayan karakterlere aşık olmak.
Peki bir gün kendinizi okuduğunuz kitabın içinde bulursanız? Ya da durun durun şöyle sormalıyım. Bir gün uyumak için yattığınız yataktan, okuduğunuz fantastik aşk kitabının kötü karakterinin yatağında kalksanız ne tepki verirdiniz?
Ben epey saçma bir tepki vermiştim.
Buyurun gelin bu bilinmeyen yolculuktan ve evrenden beraber çıkmanın yolunu bulalım. Sen yoksan her zaman bir kişi eksiğiz. Ne duruyorsun sende gel ve bir olalım. Yolumuzu bulalım. Belki de bulduğumuz yol çok da istediğimiz yol değildir bunu da hep beraber öğrenelim.
Başlangıç Tarihi: 28.08.2024