Yine güzel bir günün sabahında,gün ağarmış son baharın yapraklarını döktüğü bir gün idi.Günlerden, Pazartesi,saat 07:00 idi.Miskin, miskin yatağın içinde dönüp duruyor, bir türlü kalkmak istemiyor idim.Ama kalkmak zorundaydım. çünkü gitmem gereken bir okul ve akabinde yapmam gereken bir sürü iş beni bekliyordu. Zar,zor kalktım,elimi yüzümü yıkadım ve aynaya baktım.Evet biraz uykulu biraz mahmur ve isteksiz bakışmanın ardından,
içeriden bir ses.Annemin sesi idi. Oğlum kalkmadın mı sen daha,bak geç kalıcaksın!!! ben ise hemen telaşlanır hemen çantamı alır ve hemen yola koyulur ve yarım saatte dolmuş beklerdim. Dolmuşa yetişebilmek için hızlı adımlarla yürüsem de dolmuş bazen beni almadan giderdi ve ben, bir yarım saat daha dolmuş beklerdim. Uzun bekleyişten sonra dolmuş gelir ve ben,dolmuşla bir türlü gidemediğim okuluma en sonunda giderdim. Gel gelelim bendeniz cengiz geç kaldığım için geç kaldı kağıdı alırdım.Ama yinede yarım gün olsa dahi yok yazılırdım kaçış yok almak zorunda idim.
Ben Dilda Mardinin en büyük aşiretin kızı Amed ağanın torunu Dijwar kalkanın kızıyım.
Babasının işkenceleriyle dedesinin hor görüşleriyle büyüyen Dildan Kalkan.
...
Baran Temizer, koca Mardinin korktuğu konuşurken başını yere eğdiği, yolda karşılaşan insanların yollunu değiştirdiği sert ifadesinden ödün vermeyen, acımasız merhamet duygusu olmayan insanların zalim dediği Baran ağa.
Elini serçe masaya vurdu.
"Ne demek berdel olur topunu siktiğimin piçi benim kardeşimi kaçırıyor ölüm karar verilmesi gerekirken ne demek berdel!"
"Karar verilmiştir."
Duygularıyla yere yığılan Dilda kafasını eleri arasında aldı. Nasıl berdel olurdu hayalleri vardı önce babasından kurtulacak sonra okuyup avukat olucaktı, nasıl yapardı nasıl Mardinin en zalim ağasıyla evlenirdi.
Baran ve Dilda
🖤
(Kurgu; yetişkin içerik bulundurur.)