Afra Saygın, geçmişinin bilinmezliğiyle boğulan, kafasındaki boşluktan kaçan genç bir kızdı. Sonradan kavuştuğu ailesi onun için bir kurtuluştu, ta ki eliyle o mektubu yakalayana kadar.
Mektubu getireceklerini düşünmeden yakaladı. Açtığında ise her şey için çok geç olduğunun bilincinde, daha fazla geç kalmak istemeyerek yazan adreste buldu kendisini. O vurulduğu geçmişinin açıklamasını yapacağını söyleyen bir mektup parçasına inanmayı seçmişti.
Bulduğu gerçeklerin getirdiği işkenceler her gün onu daha da öldürdü. Yılmadı, devam etti. Bile isteye kendi sonunu getirdi.
Öldürülen çocukluklar, geriye kalan korkutan yaşamlar.
O çocuklar bir gün hepinizden intikamını alacak.