Çocukluğumun bir kokusu olsaydı eğer bu annemin fırında yaptığı ve tadı her zaman güzel olan üzümlü kekin kokusu olurdu. Küçük üzümleri ayırarak yediğim için ikiz kardeşimle yaptığım kavgalar, beni destekleyen Berk ve bu hallerimize gülen annem ve Tunç abi. Onlar bize mutlu büyük bir aile vermişlerdi. Çocukluğumun bir sesi olsaydı bu aşkım Berk'cimin bana Nazlım diye seslenmesi olurdu, hala aynı mutluluğu verirdi bana. Eğer çocukluğumun bir öfkesi olsaydı karşı dairemize yeni taşınan ve hep yeni taşınmış olacak olan Akın olurdu. Onunla üzümlü kekimi paylaşmadım diye ortalığı birbirine kattığımız günü hala hatırlıyordum, Berk'e vurduğu için ona aynı şiddetle vurduğum günü hatırladığım gibi. *-* ÖNEMLİ BİR UYARI, BU HİKAYE ÜZÜMLÜ KEK İSİMLİ HİKAYEMİN DEVAMI NİTELEĞİNDEDİR..
19 parts