Başlangıç Tarihi - 15.11.2021
Benim renklerim var. Doğduğum günden beri yalnızlığıma arkadaşlık etmiş şeffaflığım var, o iri, o ıslak, o gözlerimden yanaklarıma yeni yollar çizen yaş, senin adın şeffaf, gözyaşı değil.
Benim mutluyken yaşaran yeşillerim var, şeffaflar görüşümü kapatmıyor aslında bana sarılıyorlar, o yeşil, o iri gözlerin rengi; annemden aldığım en güzel renk...
Benim ölmek isterken görmek istediğim tek bir renk var, o mavi, o büyük dalgalı, o ölüme adalı. Onun adı deniz ama benim için mavi.
Sevdiğim, söylediğim ve geceleri o yaşla dolu yastığıma haykırdığım, beyaz şarkılar. Sizler; bütün duygularımın habercisi, sığınağı. Kalbimin sarmaşığı.
Sarmaşıklarımla, sarmaşıklarıma açtığım savaşımda yanımda beni onlardan kurtarmak isteyen... İyileştirmek isterken ruhunu sakatlayan... Benim yaşamaya çalışırken... Yaşamaya... Çalışırken. Tek bir renk... İnsan. Göz. O... Okan. O yeşil gözlü, o yanağında kocaman gamzeli, o orman. Hayır o Okan.
O bütün renklerin habercisi.
Kitap kapağı: @illomilloo
Çok istediği bölümü kazanmak için çok çalışmış ve sınav sonucunun açıklanmasını büyük bir sabırsızlıkla bekleyen genç bir kız.
O çok beklediği sonucun açıklanacağı günün gecesi, sadece eğitim hayatını değil, tüm yaşamını etkileyecek olaydan bihaberdi.
⏳
"Ben seni tanımıyorum," dedim, soğukça.
"Tanıyacaksın," dedi, sakince. Konuşma tarzında beni rahatsız eden bir şey vardı. "Daha çok zamanımız var."