ONA AİT

"Senin paranı isteseydim eğer bana doğum masamda teklif ettiğin sözleşmeyi imzalardım." Dedim güçlü çıkarmaya çalıştığım sesle. Ben bu zamana kadar kimsenin parasına ihtiyaç duymamış, kendim çalışarak kendi harçlığımı kendim çıkarmıştım. Şimdi olsa yine yapardım ama hiçbir şeye izin vermediği gibi çalışmama da izin vermiyordu. Başımı cennet kokulumdan kaldırdım ve başımı cama çevirdim. Camda ki yansımam çok hüsran dolu gözüküyordu. "Oğlum ve ben o evde istenmediğimiz açıkça belli değil mi? İstenmediğim yerde durmamak gibi bir huyum var benim." Dedim sitem dolu bir sesle. O yeşil gözlerine bakamazdım çünkü biliyordum baktığım an sus pus olacak zaten ağzımdan zor çıkan kelimeler bu sefer hiç çıkamayacaktı.

Kulalarıma onun ahenkli sesi geldi. Gülmüştü bana hem de alaylı bir biçimde. Bu canımı daha da deşerken çareyi dudaklarımı sertçe birbirine bastırmakta buldum. Beni küçümsüyordu. Ya da acıyordu. İkisi de kalbimi acıttı.

"Kızımı da keşke oğlun kadar önemseseydin. Senin yokluğunu nasıl fark ettik biliyor musun? Kızım acıktığında. Sen istedin onlarla birlikte olmayı. Ben değil. Sana git dedim ama dinlemedin. Şimdi ise oğlumu kaçırmaya çalışıyorsun. Hala anlamadın mı, sen varsın çünkü çocuklarım için. Çocuklarım olmasaydı seni bir saniye çekmez o beynine kurşunu yemiş olurdun." Dedi acımasız sözlerle. Gözlerimin haykırışlarla dolduğunu hissettim.

⚜️

Dikkat: Bu hikayede cinsellik, şiddet ve küfürlü diyaloglar geçmektedir. Bunun bilincinde okuyun lütfen.