Uzun yolu kullanmak istemiştim bu gece, varsın kimsesiz saçlarımı rüzgar okşasındı. Başkaları kesmek istedi, başkaları yolmak istedi. Varsın rüzgar okşasın. Ağaçlık alana girer girmez havanın temizliği anında zihnimi açmıştı biraz daha serindi burası. Yol, ağaçların ortasından tıpkı bir yılanın kıvrak vücudu gibi kıvrılıyordu. Kesinlikle bu yolda gece seyir etmek daha keyifliydi. Şuan buna kanaat getirmiştim. Hakimiyetimi kaybetmemeye özen göstererek bir yandan ağaçların, yolun güzelliğini izliyordum. Virajı almak için dikiz aynalarımı kontrol ettiğim sırada bir şey dikkatimi çekmişti ve gördüğüm şeyle kısa çaplı bir şok geçirip gaza biraz daha yüklendim. Gece gece böyle bir şeyi görmek de zaten bir tek benim şansıma yakışırdı. ### 'Ya öldüyse?' diye tekrar geçirdim içimden. 'Ya geç kaldıysam?' dudaklarımı kemirerek ilerlediğim birkaç dakikanın ardından bir şey gördüm. Biraz daha yaklaşıp telefon flaşımı tuttuğumda gözlerimin beni yanıltmadığını anladım. Orta kalınlıkta bir ağacın gövdesine takılıp kalmıştı. Bacakları ağacın sağ yanından sarkarken başı ve bir kolu ağacın sol yanından sarkmıştı. Ağacın güçlü bedeni tam karnından kavramıştı onu...