Arınma Gecesi
  • OKUNANLAR 708
  • Oylar 33
  • Bölümler 10
  • OKUNANLAR 708
  • Oylar 33
  • Bölümler 10
Devam ediyor, İlk yayınlanma Ara 29, 2014
-Birkaç Yıl Önce Arınma Gecesinde Ailesini Kaybeden Aferdika,Geçimlerini Akrabaları Ve Üniversitenin Yanında Çalıştığı Yerin Maaşıyla Sağlamaktadır.Her Yıl Olduğu Gibi O Gün De Yıllık Arınma Vardır Ve Kız Kardeşi Neybel İle Huzurlu Bir Şekilde Evde Oturmaktadırlar.Fakat Aniden Kapılarının Açılmasıyla İrkilirler Ve Neybel Bir Grup Asker Tarafından Kaçırılır.Kardeşini Kurtarmak İçin Kendini Arınmanın Sokaklarına Atar Ve Macera İşte Tam O Noktada Başlar.-
NOT:Yalnızca yıllık arınma fikri,''Arınma Gecesi'' adlı bir filmden esinlenilmiştir.Onun dışında herşey bize aittir.Kopyalanamaz/Aynısı Yazılamaz,aksi takdirde kişi şikayet edilir.
-Aslı&Selin-
Tüm hakları saklıdır
Eklemek için kaydolun Arınma Gecesi kütüphanenize ekleyin ve güncellemeleri alın
veya
İçerik Rehberi
Ayrıca sevebilecekleriniz
ben1deniz tarafından yazılmış SİYAHİR  adlı hikaye
15 Bölüm Devam ediyor
Havanın sıcaklığı, çölün ortasında bir yangına dönüşmüştü. Kumlar, güneşin altında daha da sertleşiyor, her adımda bacaklarınıza yükleniyordu. Sırtındaki çanta, sanki her saniye biraz daha ağırlaşıyor, ama o hiç durmaz, yürümeye devam ediyordu. Adımlarını atarken, gözleri sadece ileriyi görüyordu. Burası, askerlerin kaybettikleri her şeyin, her umudun olduğu yerdi. Zorluğun başladığı, ancak vücutlarının ona alışmasıyla bir şekilde unutmaya çalıştığı yerdi. Burası, zihninin sınırlarını zorladığı, karanlık düşüncelerle baş başa kaldığı yerdir. Saatler geçtikçe, ayaklarındaki acı, aslında daha fazlasını hissettirmeye başlar. Bir müddet sonra, fiziksel sınırların ötesine geçer ve zihin buna ayak uydurur. İlk başta kaslarınız bağırırken, sonradan sadece bir donukluk kalır. Vücudun ne kadar yorulursa yorulsun, komutanın emri, görevdeki sorumluluğun baskısı, bir adım daha atmanı sağlar. Çünkü geri dönemezsin. Bir çığlık duymamak, bir yudum su içmeden yol almak... Bu, tüm askerin yaşadığı mücadeleydi. Kendini bir çukurun dibinde hissettiğin zaman, etrafındaki dünyayı duyamazsın. O kadar yalnızsındır ki, neredeyse hayatınızdaki her şeyin geçici olduğunu düşünmeye başlarsınız. Ama her gün bu hatırlatma bir şekilde unutulur. Çünkü seni bekleyen görev vardır. Ve o görev bitmeden, ne kadar acı çeksen de devam etmek zorundasındır. Gözlerinde uyku eksikliği, vücudunda kanla karışmış terin izleri, aslında seni oraya getiren o içsel güçle savaşıyor gibidir. Bazen derin bir nefes alırsın, ve sonra bir adım daha atarsın. Ama bu bir seçim değildir. Sadece, bir asker olmanın tanımıdır.
Ayrıca sevebilecekleriniz
Slide 1 of 10
SİYAHİR  cover
Yüzbaşı "Kan"🩸 cover
ASKER / GERÇEK AİLEM  cover
üvey Ablamm gxg cover
ALMİLA(Gerçek Ailem) cover
DİLSİZ KURT cover
ARYON cover
Mafyamı +18 cover
DİRENİŞ cover
KANDANKALE cover

SİYAHİR

15 Bölüm Devam ediyor

Havanın sıcaklığı, çölün ortasında bir yangına dönüşmüştü. Kumlar, güneşin altında daha da sertleşiyor, her adımda bacaklarınıza yükleniyordu. Sırtındaki çanta, sanki her saniye biraz daha ağırlaşıyor, ama o hiç durmaz, yürümeye devam ediyordu. Adımlarını atarken, gözleri sadece ileriyi görüyordu. Burası, askerlerin kaybettikleri her şeyin, her umudun olduğu yerdi. Zorluğun başladığı, ancak vücutlarının ona alışmasıyla bir şekilde unutmaya çalıştığı yerdi. Burası, zihninin sınırlarını zorladığı, karanlık düşüncelerle baş başa kaldığı yerdir. Saatler geçtikçe, ayaklarındaki acı, aslında daha fazlasını hissettirmeye başlar. Bir müddet sonra, fiziksel sınırların ötesine geçer ve zihin buna ayak uydurur. İlk başta kaslarınız bağırırken, sonradan sadece bir donukluk kalır. Vücudun ne kadar yorulursa yorulsun, komutanın emri, görevdeki sorumluluğun baskısı, bir adım daha atmanı sağlar. Çünkü geri dönemezsin. Bir çığlık duymamak, bir yudum su içmeden yol almak... Bu, tüm askerin yaşadığı mücadeleydi. Kendini bir çukurun dibinde hissettiğin zaman, etrafındaki dünyayı duyamazsın. O kadar yalnızsındır ki, neredeyse hayatınızdaki her şeyin geçici olduğunu düşünmeye başlarsınız. Ama her gün bu hatırlatma bir şekilde unutulur. Çünkü seni bekleyen görev vardır. Ve o görev bitmeden, ne kadar acı çeksen de devam etmek zorundasındır. Gözlerinde uyku eksikliği, vücudunda kanla karışmış terin izleri, aslında seni oraya getiren o içsel güçle savaşıyor gibidir. Bazen derin bir nefes alırsın, ve sonra bir adım daha atarsın. Ama bu bir seçim değildir. Sadece, bir asker olmanın tanımıdır.