Duştan çıkmış ve saçlarını kurutup annesinin küçükken yaptığı gibi tarayıp örmüştü. Çok yalnızdı. Konuşacak kimsesi yoktu burada, kimse onunla konuşmuyordu. Kocası bile. Hatta yüzüne bile bakmıyordu. Çirkin olduğum için mi bakmıyordu acaba bana diye düşündü ama bilmiyordu ki çok güzeldi. Çok fazla düşünmemesi gerektiğini biliyordu, çok düşünürse krize gireceğini de biliyordu. Küçükken bulduğu yöntemi denemek için eline tarağını alıp aynanın karşısına geçti. Gurbet elde bi' başıma, kimim var ki senden başka? "Öldüm" desem, bir damla su veren mi var senden başka? Aynadaki yansımasına bakıp gülümsedi, güzel sesiyle kafasındaki düşüncelerden kendini soyutluyordu. Yine dedi içinden tek başınasın. Fakat bilmiyordu ki kapının arkasında kulağını kapıya dayamış sesini dinleyen bir kocası olduğunu. Kekik kokan dağlarım yok, bülbül öten bağlarım yok Tutunacak dallarım yok, neyim kaldı senden başka?All Rights Reserved
1 part