BATERİST
  • Reads 34,853
  • Votes 2,818
  • Parts 13
  • Reads 34,853
  • Votes 2,818
  • Parts 13
Ongoing, First published Dec 29, 2021
Bu hayatta sadece abim kalmıştı. Abim ve ben. Bir insan yanında kalan tek aile üyesinden nefret edebilir miydi? Eğer ona bir sürü travma yaşatıp, hayattan soğuttuysa edebilir. Ben ettim. Ondan nefret ediyordum ama yapabileceğim hiçbir şey yoktu, katlanmaktan başka. 

Belki bir gün o değişirdi, ben normale dönerdim ve yeni bir defter açardım.  


^^^

Biride çıkıp demiyor ki "Ben size pırasa yemeyi değil, turşu ve pizza yemeyi  emrediyorum!"

 Turşu ve pizza varsa insanın gözü pek bir şey görmezdi. En azından benim için yani. Benden geçen yol ilk önce bu muhtişim ikiliden geçiyordu. Tabii bir şey daha var...

^^^

Öfke sorunları olan bir abiye rağmen yaşamımı kaliteli yapan üç şey vardı: Turşu, pizza ve bateri. 

Gerisi boştur, bu üçü hoştur. 

-----------------


Işık Deniz Alsoy, oldukça eğlenceli ve 17 yaşında, abisiyle yaşayan birisidir. Her zamanki gibi yeni bir okula nakil olmuştur. çok iyi bateri çalan Işık, yeni okulundaki müzik gurubuna girmek için elinden geleni yapar.  Yaşadığı şeyler yüzünden yeni bir defter açmak ve hayata karşı oluşmuş kabuğunu burada kırabilmek için yaptığı şeyler başarıyla sonuçlanacak mıydı? Ya da kendi tabiriyle normale dönecebilecek miydi...

Hem dostluk, hem gerçek aile, hem de tatlı bir aşk... kısacası her keseden bol bol var ablam, ucuz fiyata içeri alabiliriz sizii 🍕🥁🫶🏽

∆Kitap tamamıyla kendi hayal ürünümdür. Herhangi bir çalıntı da gerekli işlemler başlatılacaktır.

07.07.2023
All Rights Reserved
Sign up to add BATERİST to your library and receive updates
or
#503hikaye
Content Guidelines
You may also like
GECENİN İZİ by hisssizyazar
33 parts Ongoing
Yağmur yağıyor, her yeri sel alıyordu. Sokaktaki insanlar ıslanmamak için oradan oraya koşuyor, trafik arabalar sayesinde tıkanıyordu. Şemsiyesi olan insanlar rahat bir şekilde yolda yürüyordu. Şemsiyesi olmayanlar ise şanssızdı. Yağmurdan ıslanmamak için korunacak yer arıyorlardı. Şemsiyesi olmayan, elinde kalın hukuk kitapları, üzerindeki deri ceketi ile rahatça yürüyordu İzem. Acelesi yoktu. Islanmayı seven biriydi. Küçükken babası onu sokağa attığında yağmurun altında kendi kendine eğlenir, biriken suların üzerine zıplardı. Uzun kahverengi saçları ıslanıp birbirine karışmıştı. Elindeki hukuk kitapları çantasına sığmadığı için elinde sımsıkı tutuyor, ıslanmamaları için boynundaki kahverengi atkıyı kitaplarına siper ediyordu. İzem Karasu. Üniversite son sınıf öğrencisiydi kendisi. Yirmi üç yaşında, geleceğinin hayallerini kuran ve başarılı bir savcı olmayı hedefleyen bir hukuk öğrencisiydi. Son yılının bitmesine ve mezun olmasına sadece aylar kalmıştı. Metro durağına inen yürüyen merdivenleri görene kadar normal hızda yürümeye devam etti. Yürüyen merdivenler gözüne çarpar çarpmaz adımlarını hızlandırdı. İzem dışarıdan çok sert görünürdü. Bakışları her zaman insanlara nefretle bakardı. Oysaki sıcakkanlı biriydi. Sevdiklerine karşı çocuksu olurdu. Merhametli ve sevecendi. Soğuk olduğu insanlara acımazdı. Metro durağına geldiğinde metro gelmişti bile. İnsanlar birbirlerini ittirerek metroya ulaşamaya çalışıyordu. Sanki birbirlerini itmeseler metroya binemeyecek gibi bir halleri vardı. .....
You may also like
Slide 1 of 10
AYNI BIÇAĞIN SIRTINDA (+18) cover
ÇOLAK (bxb)  cover
GÖNÜL ŞİFASI cover
Kara Gül  cover
GECENİN İZİ cover
BUZ DAĞI (Gay) cover
Kaybolan Yıllar| Asker & Savcı cover
Fındık Tarlası cover
Türk'ün Kızı (Gerçek Ailem) cover
SARRAF cover

AYNI BIÇAĞIN SIRTINDA (+18)

53 parts Ongoing

Çok istediği bölümü kazanmak için çok çalışmış ve sınav sonucunun açıklanmasını büyük bir sabırsızlıkla bekleyen genç bir kız. O çok beklediği sonucun açıklanacağı günün gecesi, sadece eğitim hayatını değil, tüm yaşamını etkileyecek olaydan bihaberdi. ⏳ "Ben seni tanımıyorum," dedim, soğukça. "Tanıyacaksın," dedi, sakince. Konuşma tarzında beni rahatsız eden bir şey vardı. "Daha çok zamanımız var."