24 Partes Continúa "Bu gidişlerimin bir gün dönüşü olmayacak. Biliyorsun değil mi?" Başımı sağa yatırıp böyle yapmaması için yalvaran gözlerle bakmaya başladım. "Askerim ben Ecmel. Bu yola benimle beraber gireceksen eğer beni bu şekilde kabul et. Çünkü vatanım uğruna can da alırım, canımı da veririm."
Gözümden bir yaş süzüldü. Alnını alnıma yasladığında ellerim yüzüne tırmanmıştı. İki elimde yüzünü avuçlarımın arasına aldığında, "Ağlama güzelim." deyip akan göz yaşımı sildi.
Gözlerim yüzünde geziniyordu. Konuşmadım, konuşamadım. Sorusuna cevap olarak dudaklarına uzandım. Dudaklarım dudaklarına değdiğinde gözlerini yumdu. Saçımı kulağımın arkasına tepiştirdiğinde ikimizin de nefes alışverişleri hızlanmıştı. "Kalbimin dört odacığının tümünde yerin var. Bu kalbe kimleri sığdırdım da seni mi sığdıramayacağım?" Konuşurken dudaklarımız birbirine sürtünmüştü. "Ve seni her hâlinle kabul ediyorum. Seni değiştiremem, değiştirmem."