57. Yaşamım bitmek bilmeyen 20 diyar arasındaki seyahatim.
Tanrı'nın bana biçtiği bir ceza tabi bana göre bir ceza, çünkü tanrı bunu bir lütuf olduğunu onun için bir çok görevi yapmamın önemli olduğunu söylemesi. Şuana kadar dolaştığım 8 diyar 56 hayattan öğrendiğim tek şey siktiğimin diyarlarından bir türlü kurtulamamış olmam neymiş görev yapıyormuşum kendi işini bana kitlemek için yaratmamış gibi konuşarak diğer tanrılar arasındaki en çok lütuf bahşettiğinin ben olduğumu söyleyip duruyor.
Bu zamana kadar 8 diyar gezdim cadı, insan, şeytan, elf, insan ve hayvan formuna bürünen canlılar, uzay teknolojisine sahip başka bir diyar, fantastik ve son olarak tanrılar diyar aralarından en boktanı da buydu. Hepsi burnu havada asalaklardı gerçek tanrını yaratığı birer oyuncaklardı ama hepsi kendilerini üstün görüyorlardı hepsi bir görev için yaratılmıştı. en sevdiğim sadece normal insanların yaşadığı ama en karanlığı barındıran insan diyarıydı. gerçi dolaştığım diyarlarındaki her canlı insan formunda yaşayan farklı yetenek ve vücut değişiklikleri yaşayan canlılardı.
56 hayat yaşamımda bir çok bedene girerek yaşam sağladım. imparotiçe, doktor, simyacı, dövüş ustası, silahşör, öğretmen, ajan, dilenci, memur, avukat, düşes, prenses, leydi, iblis, vampir, bilgisayar uzmanı, ressam, roman yazarı, işsiz , öğrenci , hayvan bakıcısı, müzisyen, oduncu, kömürcü vb. bir çok bedende yaşamımı sürdürerek onların arkalarında bıraktıklarını ve geleceklerini onlar için sürdürdüm. şimdi sıra kendi yaşamımda, yoruldum artık istediğim gibi yaşama vaktim geldi ölüm anım gelene kadar tembel bir şekilde yaşayacağım bu hayattaki hedefim boş bir şekilde ölmeyi bekleyerek 58 yaşamıma gidene kadar beklemek.
-" Elinde ki yüzükle birlikte benim altıma yatamazsın küçük hanım..."
Sağ elimde değerini yitirmiş yüzüğümü çıkarıp bar tezgahına koydum . Akına son vedamı içimden yaparken Savaş çoktan dudaklarıma gömülmüştü ...
๑๑๑๑
♡♡♡♡
+18