o ruhsuz ,kalpsiz herifin tekiydi o kalbini cellata satmış şeytanın ta kendisiydi o acımak ne demek ,merhamet ne demek bilmezdi
ben piyondum o ise şahım ya şah ya da mat olacaktım....
&
Önündeki viski şişeleri bomboştu hepsini içmiş kör kütük sarhoş olmuştu elindeki kristal rengteki bardağı kafasına dikecekti ki elinden aldım .baygın bakışları bana döndü ve ardından konuşmaya başladı . Dili dolansada o bunu umursuyor gibi durmuyordu daha fazla burda kalmak istemiyordum yukarı odama cıkmak istediğimde koluma kelepçe gibi yapıştı gitmeme engel oldu acı içinde fısıldadı bir anlık afalladım
Söyle sana Beril başka bir zamanda başka bir şekilde karşilaşsaydık senle sever miydin beni , bu meftun olduğum gözler aşkla bakar mıydı bana ?
Sustu ,sustum o yine konuştu ben yine hep olduğu gibi yine sustum o buna hiç alışamadı ama ben alıştım
susma konuş yalvarırım konuş Beril sesinden mahrum bırakma beni bana bunu artık yapma lan yapma yok sayma beni çek vur beni ama beni yokluğunla sınama ulan sınama ..
Yine bir sessizlik, kocaman ürkütücü bir sessizlik ben hep olduğu gibi sustum o yine konuştu .Farid Farjad ne demiş biliyor musun Beril
"Sesini duymak isteyene bir fısıltın Yeter
Acıyla tekrar yutkundu ama nerden bilesin demi sen beni hiç duymadın
Göz göze geldiğimizde gözlerimde ne gördü bilmiyorum ama onun gözlerindeki tek yansıma hayal kırıklığıydı sertçe yutkunduğunda adem elması hareket etti oturduğu yerden kalktı gitti beni kocaman odada kendimle baş başa bıraktı ....
Beril Yıldırım # seçkin Aktan