Tolstoy şöyle der: "Tüm muhteşem hikâyeler iki şekilde başlar: Ya bir insan bir yolculuğa çıkar, ya da şehre bir yabancı gelir." Bizim hikayemiz de Ayna Apartmanı'na taşınmamızla başladı. Mükemmel bir hayatımız vardı. Severek yaptığımız bir işe, minik sevimli bir köpeğe, ve her şeyden önemlisi birbirimize sahiptik. Hayatımızdaki tek sorun elektrik faturaları, tartışmaktan asla vazgeçmediğimiz tek konu pazar akşamları izleyeceğimiz filmin türü ve yaşadığımız en gerilimli an ise dolapta kalan son bir dilim pastayı yemeden hemen önceki andı. Ayna Apartmanı'na taşındığımızda ise bu günlerimiz çok geride kalmıştı. Artık hayatımızdaki onlarca sorundan biri geceleri duyduğumuz garip sesler, yaşadığımız en büyük gerilim ise komşularımızla bir araya gelmekti. Büyük bir rüya ile taşındığımız Ayna Apartmanı'nın bizim için uyanamadığımız bir kâbusa dönüşeceğini nereden bilebilirdik ki?All Rights Reserved
1 part