Birini çok sevdim, onu çok üzdüm,
Belki onunkine eşit değil hüznüm,
Harbi kadındır, dobradır, düzdür,
Ciğerlerimdeki katranı o süzdü.
Yalnız hissetmemi sağladı,
O yokken yalnızım, anladım,
Yalnız adımlarken dağları,
Adımlarıma pişmanlıklar bağladım.
Onu, beni sevdiğine pişman ettim,
Bu hal, beni kendime düşman etti,
Biliyorum bana çok güç sabretti,
Bense bu sabrını darp ettim.
Bana olan güveniyle yaptım,
Aşk güneşi sonsuza dek battı,
Bana verdiği emaneti sattım,
Hak etmediği ihaneti tattı.
Bana gerçek beni hatırlattı,
Hatırladıkça da tırlattım.
Sana mutluluğu çok gördüm,
Çünkü çok mutlu, çok kördüm.
Bencildim sarhoşken, sayende,
Sarhoştum her gece himayende,
Bütün güzellikler, tek bir alemde,
Tabii, bu alem önce sana binayen de...
Sökülmen mümkün değil içimden acısız,
Ki canım, canımın en küçük yapı taşısın.
Yüreğim yangın yeri, nefessiz bacasız bu hengamede,
Seni canlı tutmak cabası.
Kader nasıl izin verir güneş ve yaza,
Biz hala ayrıyken kavuşmaya,
[04.04.2017 Gizem/Gerilim #3]
Üniversiteyi yurt dışında okumak için Kore'den ayrılıp California'ya gelen Jeon Jungkook, kimsenin dilinden düşmeyen Frank's House'a taşınır. İnsanların onu hayalet dedikodularıyla uyarmasına kulak asmaz, eve taşınmakta kesin kararlıdır.
Başta her şey sıradandır, ta ki o sesi duyana kadar.
"Ona yaklaşma.
Ona dokunma.
Canını seviyorsan, defol git buradan."
→Tüm hakları halımın altında saklıdır.
~✘~
Tür: gerilim, macera, romantizm, olağanüstü