"Her insan kendi yolunu kendisi seçer. Yollar daima temiz olmaz, dikenler de muhakkak olacaktır. Biz bu yoldan başarıyla çıkabildiysek sadece iki şey sayesinde oldu: Dostluğumuz ve müziğimiz.
Sevgilerimle, Ozan Soygazi."
- Cihan ağa artık senin efendindir.
Bileğinden tutup Cihan'ın önüne fırlattı. Düşecek gibiydi. Bir an sendeledi. Cihan sinirle önünde olanları izliyordu. Neydi önüne atıkları? Bir an içinden saydırdı. Sinirle söylendi.
-Başka kız mı yok bu konakta?
Hikmet ağa,
-Budur. Berdelin hakkı budur. Ol hakkına razı Cihan ağa fazla uzatmadan kızı al git.
Cihan'ın öfkesi gözlerinden taşacak gibiydi. Koskoca Cihan holdingin sahibi Cihan Ateşhan'ın önüne atılan ucube.
-Ne yapayım ben bu ucubeyi?
-Ne yaparsan yap.
Sinirle başını salladı.
Sanki yer yerinden oynayacaktı. Aydan korku ile ağlamaya başladı.
-Abiciğim bi dinle istersen?
Kolunu ittirdi. İyice sesini yükseltti.
- Aydannnnnn.....Senin gibi kardeşim yok artık
Cihan, sinirle önünde yaprak gibi titreyen ucubeye baktı. Önündeki kız i ellerini önüne bağlamış başı yerde sessizce bekliyordu.
-Başka kız yok mu dedim Hikmet Ağa?
-Yok, ağalarla verilen karar budur. Sende kabul ettin. Berdelin hakkı budur.
Cihan yerinde duramıyordu. Bir an düşündü. Yanındaki ucubeye iğrenerek baktı. Aslında belli bir süre yanımda kalkan olarak kullanabilirim. Sinirle bakarken bakışları adeta kızı ayaklar altında çiğnemek ister gibiydi.
-Yürü... Yürü bakalım ucube.
Sessizce araca doğru yürürken düşünemiyordu. Tek istediği okuluna devam etmekti. Tek isteği tek yaşama gayesiydi. Birde kız arkadaşları ile çaldıkları küçük orkestraları vardı... Tüm yaşamı okulda kız kıza yaptıkları etkinliklerdi. Aracın arka kapısın açıp içeri sessizce girdi. Cihan sinirle aracın kapısını açıp şoför koltuğuna oturdu. Cihan dikiz aynasını ayarladı. Hızla aracı çalıştırdı. Bir süre sessizce yol aldılar. Genç kız hala başı yerde sessizce durmaktaydı. Ağlamıyor neredeyse nefes dahi alamıyordu. Sertçe sordu.
-Adın?
Sesi duyulur duyulmazdı.
-Mercan