"heyecandan kıpırdanıp durman gereken dakikalara erişiyoruz, sen ise ağzın kapalı şekilde yerde çömelmiş hâldesin, canım," durdu, bakışlarımız kesişti. tek fark, onun parmakları arasında kalan kolum, odamızın hemen uç bölümünde kalan boy aynasına doğru çekiştirilen bedenim. "jeon, mahvolacaksın. ellerimin altında, ağlak bir bebek gibi."