Kalbime Fısılda (Kitap Oldu )
  • LECTURAS 7,223,747
  • Votos 308,795
  • Partes 98
  • LECTURAS 7,223,747
  • Votos 308,795
  • Partes 98
Concluida, Has publicado ene 08, 2015
Kalbini aşka, sevgiye, mutluluğa, en önemlisi de yaşamaya kapatmış bir adam ve kendi mazbut dünyasından bir anda alınarak, ışıltılı bir hayata mahkum edilen genç bir kadın.
  
  Dıştan peri masallarına özendiren, gerçekte ise nefretle bezenmiş bir hayat...
  
  Ömer Atay, yıllar önce kalbini aşka dair her şeye kapatmıştı. Sevgi, aşk, mutluluk gibi duygular onun için birer basit kelime halini alırken, sadece iş odaklı yaşamından ve süre gelen hayatından oldukça memnun bir adamdı. Ta ki dedesinin ani ölümü ile kendini bir anda istemediği bir evliliğin içinde bulana kadar.
  
  Buket Say, kendi halinde yaşayan sessiz, sakin bir genç kızdı. Hayat onun için ailesinden ve sakinlikten ibaretti. Bir gün, evine gelen iki adamla tüm hayatı bir anda değişmiş, kendini ait olmadığı bir evde ve ait olmadığı bir toplumun içinde bulmuştu.
  
  Bir adamın güç ve sevgi arasındaki bocalayışı...
  
  Bir kadının gurur ve sevgi arasındaki imtihanı...
  
  İki gönülde filizlenen sevgi...
  
  Gurur ve gücü yok etmeye yeter miydi?
Todos los derechos reservados
Tabla de contenidos
Regístrate para añadir Kalbime Fısılda (Kitap Oldu ) a tu biblioteca y recibir actualizaciones
or
#388mutluluk
Pautas de Contenido
Quizás también te guste
Umuda Tutunmak #Wattys2018 de aysinersel
62 Partes Concluida
Sevgili arkadaşım!! Seni tanımıyorum. Nerede oturursun, ne iş yaparsın, kaç yaşındasın hiçbir fikrim yok. Bildiğim tek şey çoğu olayda aynı şeyleri yaşadığımız. Sevgili genç arkadaşım! Hani o hayran olduğun "Kötü Çocuk, Mafya Çocuk, Psikopat Çocuk vs" var ya. Hani atar yaptı, gider yaptı, beni çok seviyor dediğin o asi çocuk. Hani seni kıskanıp kötü davranınca başının göğe erdiği, ayaklarının yerden kesildiği o sert çocuk. İnanma!! Lütfen inanma! Çünkü gerçekten seven ve kendine güvenen bir insan, sadece seni mutlu etmek için çaba gösterir; kendi bencilce duygularını tatmin etmek için değil.. Sevgili evli arkadaşım! Hani sürekli hakaret, şiddet gördüğün halde, yuvam dağılmasın diye katlandığın o sert adam var ya. Hani sana onca kötülük yapmasına rağmen başkalarının saygı duyduğu, adam gibi adam dediği o korkak adam. Hani çocuklarına ve sana göstermediği ilgiyi dışarıdaki herkese dağıtan, senden esirgediği her yağmur damlasını millete fırtına gibi dağıtan adam. Lütfen katlanma! Emin ol; mutlu, huzurlu ve özgür geçirdiğin bir dakika bile, onunla geçirdiğin bir ömürden çok daha fazla eder.. Ben sana yaşadıklarımı anlatırken istedim ki hatalarımı, hayatta neleri ıskaladığımı, kendimi nasıl harcadığımı gör. Gör ve sen de kendini kurtar. İlk hatayı belki, ikinciyi asla affetme! Hiç kimse için kendinden, olması gerektiğinden fazla ödün verme! Asla geç kaldığını düşünme! Hayata başlamanın yaşı yoktur, tıpkı ölümün yaşının olmadığı gibi. Ve asla ilk adımı atmaktan korkma, ne için olursa olsun. O zaman hayatın sana neler getireceğini bekle ve gör. Ben bu kitabı yazarken hem ağladım, hem güldüm; hem hüzünlendim, hem düşündüm ve o kadar çok şükrettim ki.. Şimdi sıra sende. Ya ölene kadar ağlamayı seçeceksin, ya da kalan ömründe gülmeyi. Bol şans...
Kalb-i Haiz de Bilge-dede
9 Partes Continúa
Erzurum'un küçük kırsalına sürgün edilen kıdemli polis, bir sabah karşılarına çıkan bir davayla yeniden işine sarılır. Yeni tayin olan yardımcısıyla birlikte esrarengiz cinayetlerin peşine düşer. Bu davada karşılarına çıkan zorluk ve engellere rağmen inatla davayı kimseye kaptırmazken hiç beklemediği bir durumla işler tepetaklak olur. Bir tarafında kurbanlarınız kalplerini söküp ortadan kaybolan bir katil, diğer yandan battığı bataklığa daha fazla saplanmasına neden olan rakibi... İşi bir hayli zor olurken girdiği bu çıkmazdan sağ salim çıkabilecek midir? *** "Nevra," Parmakları kolumu tutmak için dokunduğunda koluma bir elektrik akımı verilmiş gibi titreyerek geri çekildim. O anlık gerginlikle adımımı yanlış tarafa atmak gibi bir hata yaptım. Sırtım sert göğsüne çarptığında kaçmamam için kolunu hızla belime doladı. "Bedenin kaçarken bile bana sığınıyor." Nefesini boynumda hissettiğimde nefesimi tuttum. Dudaklarını bilerek kulağıma sürttüğünde titrek bir nefes verdim. Belimi canımı yakmayacak kadar hafif, kaçamayacağım kadar sert tutuyordu. "Titreme!" Titrememden hoşlanmamış gibi öfkeyle soludu. Titrememin sebebini korkudan sanmış olmalıydı. Oysaki ben öfke doluydum ve tenime değen nefesinden bile iğrenti duyduğum için titriyordum. "Sana zarar vermek istemiyorum, titremeyi kes!" *** Kapak tasarımını benim lavanta kokusu yapmıştır. @lavanta-chan 🌺
Quizás también te guste
Slide 1 of 10
Umuda Tutunmak #Wattys2018 cover
MAZHAROĞULLARI cover
Zamanı Dolmuş Kelebek  cover
KONUK SEVMEZ DENİZ cover
Kalb-i Haiz cover
Berdel +18 cover
Kara Gül  cover
SARRAF cover
Bir Kar Fırtınası  cover
NOKSAN | ✓ cover

Umuda Tutunmak #Wattys2018

62 Partes Concluida

Sevgili arkadaşım!! Seni tanımıyorum. Nerede oturursun, ne iş yaparsın, kaç yaşındasın hiçbir fikrim yok. Bildiğim tek şey çoğu olayda aynı şeyleri yaşadığımız. Sevgili genç arkadaşım! Hani o hayran olduğun "Kötü Çocuk, Mafya Çocuk, Psikopat Çocuk vs" var ya. Hani atar yaptı, gider yaptı, beni çok seviyor dediğin o asi çocuk. Hani seni kıskanıp kötü davranınca başının göğe erdiği, ayaklarının yerden kesildiği o sert çocuk. İnanma!! Lütfen inanma! Çünkü gerçekten seven ve kendine güvenen bir insan, sadece seni mutlu etmek için çaba gösterir; kendi bencilce duygularını tatmin etmek için değil.. Sevgili evli arkadaşım! Hani sürekli hakaret, şiddet gördüğün halde, yuvam dağılmasın diye katlandığın o sert adam var ya. Hani sana onca kötülük yapmasına rağmen başkalarının saygı duyduğu, adam gibi adam dediği o korkak adam. Hani çocuklarına ve sana göstermediği ilgiyi dışarıdaki herkese dağıtan, senden esirgediği her yağmur damlasını millete fırtına gibi dağıtan adam. Lütfen katlanma! Emin ol; mutlu, huzurlu ve özgür geçirdiğin bir dakika bile, onunla geçirdiğin bir ömürden çok daha fazla eder.. Ben sana yaşadıklarımı anlatırken istedim ki hatalarımı, hayatta neleri ıskaladığımı, kendimi nasıl harcadığımı gör. Gör ve sen de kendini kurtar. İlk hatayı belki, ikinciyi asla affetme! Hiç kimse için kendinden, olması gerektiğinden fazla ödün verme! Asla geç kaldığını düşünme! Hayata başlamanın yaşı yoktur, tıpkı ölümün yaşının olmadığı gibi. Ve asla ilk adımı atmaktan korkma, ne için olursa olsun. O zaman hayatın sana neler getireceğini bekle ve gör. Ben bu kitabı yazarken hem ağladım, hem güldüm; hem hüzünlendim, hem düşündüm ve o kadar çok şükrettim ki.. Şimdi sıra sende. Ya ölene kadar ağlamayı seçeceksin, ya da kalan ömründe gülmeyi. Bol şans...