PER
  • Reads 5,065
  • Votes 285
  • Parts 33
  • Reads 5,065
  • Votes 285
  • Parts 33
Ongoing, First published Feb 18, 2022
Mature
Ve Tanrı tek bir ölüm sunmuştu kadına ama bu ölümü en sona bırakmıştı. Kadın her yaşadığı acıyla binlerce kez öldüğünü hissetse de hiçbiri ölüm değildi, sadece bir oyundan ibaretti. 

Hayatı, yaşadıkları sadece yanlış bir seçimdi. Seçimler kadını buralara getirdi, önüne binlerce yol serdi. Yaraladı, öldürdü ve tekrar diriltti. Çünkü 
öldürmeyen Tanrı öldürmezdi. Yaşatıyordu 
kadını mahkemede de söylemişti ona, 'senin ilacın 
yaşamda saklı' demişti. 'Bu yüzden sana ilacın için 
yaşam veriyorum' deyip ölümünü geri çevirmiş, 
erteletmişti. Herkes şaşırmıştı bu duruma ama 
olması gereken buydu. Kadının baştan itibaren her 
şeyi öğrenmesi için yazılan kader buydu. 

Bu kesinlikle kadın ve adamın hikayesi değildi, 
bu kadının hikayesiydi. Adamın ilaç olabileceği bir kadının hikayesi. Yan etkili bir ilaç... Kadının aldığı her ilaçta yaralanıp iyileşeceği ama içten içe yeniden yaralanacağı bir ilaçtı bu. Ve kadının vücuduna baktığımızda ilaç işe yarıyordu ama bir yere kadar. Sonrasını ne ilaç onarabilirdi ne de kadın. Onara bilene helal olsun denirdi. 

Çünkü beyazın üzerindeki kırmızılıklar ve iplikler sonsuza kadar kalacak ve iplikler yeri geldiğinde son derece sıkı bağlansa da sökülüp kırmızıyı kan gölüne dönüştürecekti. Dönüşen bu kan gölünde çıkış olmayacaktı. Ne satranç kurtarabilecekti bu oyunun sonunu ne de ilaç onarabilecekti oluk oluk akan kanı. 

Sadece okuyucular karmaşıklığı düzene sokacak ve hikayenin sonuna kadar dayanması için kadına güç dileyeceklerdi.
All Rights Reserved
Sign up to add PER to your library and receive updates
or
Content Guidelines
You may also like
You may also like
Slide 1 of 10
Yarkıyısı cover
Leyla ile Karabağırlı cover
BERDEL (+18) cover
KÖYLÜ GENÇLER (+18) cover
SEVDA KONMUŞ DALLARIMA  cover
Yusuf Abi [TAMAMLANDI] cover
Takıntı cover
Rus mafyası / Yarı Texting  cover
Lafügüzaf  cover
SEKS HİKAYELERİ  cover

Yarkıyısı

32 parts Complete

-Yaş farkı içerir- Cebinden bir gerdanlık çıkardı Aldemir. Kızın gözünün önünde kaldırdı. "Al." dedi. "Yüz görümlüğü." Kız almadı. Aldemir, yatağın üstüne bıraktı. Geri çıktı, ceketini çıkarıp sandığın üstüne attı. O vakit fark etti. Yeni gelin tir tir titriyordu. "Korkma," dedi Aldemir. Perdeyi azıcık araladı, pencereden aşağı baktı. Evin önü iyiden iyiye boşalmıştı. Geri döndü, yatağa, kızın yanına oturdu. "Adın ne senin?" "Adımı bilmiyon mu?" dedi incecik, nahif bir ses. Su şırıltısı, kuş cıvıltısı, meltem sesi gibiydi. "Cık. Bilmiyom." "Attan indiren sen değil miydin? Yanımda oturan sen değil miydin? Demin alan kabul eden sen değil miydin?" "Bendim amma.." dedi Aldemir. "Adet yerini bulsun diye." Gelin derin bir nefes aldı. Aldemir, kızın işi anladığını fark etti. Amma da zeki çocuktu ha. İyi. Saf olanla uğraşamazdı Aldemir bu yaştan sonra. İşin en çok dert ettiği kısmı hallolmuş oluyordu böylece, hamdolsun. ~~~~ Aldemir'in kalbi Gülayşe'ye, Gülayşe'nin kalbi Aldemir'e düğümlüdür... Ve güzeller güzeli Gazâl, Aldemir'in eli kınalı yüreği umutlu tazecik karısıdır 🌱 Ve bir gün, bu topraklarda, bir sevda için bir destan yazılır...