O başarılı geleceği parlak bir kadındı. Elif Acarlı. Ama geçmişi o kadar karanlık ve acı doluydu ki körelttiği duyguları artık canını yakıyor, yozlaşmış duygularını ise tanıyamıyordu. Bazen içi boşaltmış bir et parçası olarak görüyordu kendini. Güçlüydü de ama. Her düşüşünde tek başına kalkıyor kaldığı yerden hiçbir şey olmamış gibi hayatına devam edebiliyordu. Çünkü kendisi için hala umutları vardı. Ta ki o kibrin yer yüzündeki temsilcisiyle karşılaşana dek. Hayatını bitirmişti. Şimdi o da Kaya Teksoy'un hayatını bitirmeye gidiyordu! Düğün hediyesi ise çantasında küçük bir kağıt parçası olacaktı! -- Kaya belimdeki ellerini çekerek kadınlığımın tepe noktasına baskın bir öpücük bıraktı ve sessizce fısıldadı orama! "Benim!" Az önce yaşadığım orgazmdam daha büyük ve şiddetli bir duygu silsilesiyle çarpışınca kalbimin yıllardır kilitli olan kapısının önünde büyük bir gürültü koptu. Kırk kilit yavaş yavaş açılıyordu. Bacaklarımın arasından başını kaldırıp suyumla ıslanmış yüzünü bana sunan adamın koyu ve parıldayan mavilerine bakıp yutkundum. "Mutlu ettim mi seni?" dedi kendini beğenmiş bir gülüşle bana bakarken. Gülümsedim. Gözlerimden bir kaç damla yaşın aktığını hissederken başımı salladım. "Çok mutlu ettin. Olmadığım kadar mutlu ettin. İlk mutluluğum." İlkim... Her şeyiyle ilkimdi. Daha fazlasını da istiyordum. Gözleri hala üzerindeyken "Şimdi benim seni mutlu etme zamanım."
3 parts