ÁETERNÁ
  • LETTURE 35
  • Voti 2
  • Parti 2
  • LETTURE 35
  • Voti 2
  • Parti 2
In corso, pubblicata il gen 09, 2015
 

Bu nasıl bir bitkinlik?
Göz kapaklarına kilit vurulmuştu sanki. Vücudunun hiçbir yerini hareket
ettiremiyordu. Bütün gücünü uyanmaya harcamış gibi.

Bu kısa süreli ancak
zorlu sersemlikten sonra bir kuvvet başını kaldırdı. Kıyafetlerinin pisliğine
ve üstündeki kan izlerine aldırış etmeden ilk olarak etrafına bakındı. Çöp
kutusunda olduğunu fark etti. Bu leş kokusundan orada olduğunu anlamak hiç de
zor değildi. Asıl merak ettiği burada ne aradığıydı. Geçmişe dair hiçbir şey
hatırlamıyordu. Neden burada, bu halde baygındı?

Hafızasını zorladı iyice.
Parça parça resimler dökülmeye başladı aklına. Bir savaş meydanında gibi. Daha
fazla bir şey hatırlayamadı. Fark etti ki geçmişi hatırlamaktan daha önemli
olan bu pislik kokan yerden çıkması gerektiğiydi. Bir an hareket etti. Canının
yandığını fark etti.  Sol ayağı dizinin
altından yaralıydı. Nasıl olduğu hakkında hiçbir fikri yoktu. Kafasındaki
soruları bir kenara bıraktı. Her ne olursa olsun burada daha fazla kalamazdı.

Elleriyle kutunun
kenarlarından sıkıca tuttu. Vücudu izin vermese de bırakmaya hiç niyeti yoktu.
Ustaca bir hareketle kendisini yukarıya doğru çekti. Çöp kutusundan uzaklaşmış,
temiz havaya kavuşmuş olduğu için bir an sevindi. Herhalde hayatında en mutlu
olduğu an buydu. Çocuklar gibi şendi. Fakat mutluluğu çok da uzun sürmedi. 

Garip bir bağırma sesi
duydu. Ses o kadar netti ki, o her ne ise epey yakında olmalıydı. Bir anlık
tedirginlikle geri bırakmak istedi kollarını. Ancak harcadığı çabanın boşa
gitmesini istemedi. Usulca etrafına bakındı. Yere atlayacaktı. O yüzden canını
daha az acıyacağı bir yer kestirdi gözüne. Ve kendini yere yavaşça bıraktı.

Tekrar ayağının acısını
hissetti. Bağırmak istedi ama henüz kulaklarından gitmemişken o sesi duydu
yine. Bir an acısını unuttu. Kulak verdi biraz daha, ilki kadar korkmamıştı bu
sefer.









 

 

 

 
Tutti i diritti riservati
Iscriviti per aggiungere ÁETERNÁ alla tua libreria e ricevere aggiornamenti
or
#701istanbul
Linee guida sui contenuti
Potrebbe anche piacerti
MEDUSANIN ÖLÜ KUMLARI (Kitap Oluyor) di Maral_Atmc6
72 parti In corso
Elzem Akay'ın sıradan ama güzel bir hayatı vardı. En iyi okullarda okumuş, en güzel oyuncaklara ve kıyafetlere sahip olmuştu. En değerli mücevherler daima onun boynunu süslemiştir. Lüks içinde yaşarken hayatta istediği her şeye kolayca sahip olmuştu. Üzerine titreyen iki abisi, onu hep güldüren kız kardeşi, iyi bir yengesi ve onu sürekli çıldırtan bir hizmetçisi varken hayat ona karşı fazlasıyla cömertti. Tüm bunları ne bozabilirdi ki? Bir gece korkunç bir ritüele kurban edildiğinde gözlerini bambaşka bir dünyada açar. Orta Çağın hiyerarşisinin içinde kalmışken eve dönmek hiç kolay değildi. Kendi dünyasında bir öğretmenken Ölümsüzlerin akademisinde bir hizmetçi olunca, sınıf farkının acımasız gerçekleriyle yüzleşir. Burası onun dünyası değildi, burası barbarların hüküm sürdüğü Araftı ve o, hayatta kalmak istiyorsa lüks alışkanlıklarından ödün vermeyi öğrenmeliydi. *** "Medeniyet yoksunu, vahşi barbar!" diye ona sesimi yükselttiğimde çatılan kaşları umurumda bile değildi. Tüm gün kuyudan su çeken o değildi. "Şu sivri dilin bir gün başına bela olacak." Sert bakışlarla beni uyardıktan sonra merdiveni işaret etti. "Kahyadan fırça yemek istemiyorsan işinin başına dön." "O kadın bir cadı." Ondan bahsederken bile tiksintiyle yüzümü buruşturdum. "Bence benden nefret ediyor." "Hayret." Kaşları alayla yukarı kalktı. "Oysaki çok sevilesi bir kadınsın." İğneleyici sesiyle ters ters ona baktım. "Sizde öyle Savcı Bey," dedim oyunbaz bir ifadeyle. "Sizi görenlerin yüzünde güller açıyor." "Bunu inanarak söylemiyorsun." "Tabii ki inanarak söylemiyorum." Gülerek bana ikinci kez merdiveni işaret etti. "İşinin başına dön aksi taktirde yarın seni sınıfıma almam. Bir hizmetçiye ders verdiğim için yeterince sorun yaşıyorum." Bu vahşiler kendi dünyamda ne kadar zengin ve asil olduğumu anlamak istemiyordu.
TUĞRA [İNVERNESS 1] di EbruMelekT
57 parti In corso
Kapak: benbittimaq Astsubay Kıdemli Başcavuş Tuğra Duman, Türk Silahlı Kuvvetleri'nin seçkin bir birimi olan Pençe timinin yardımcı komutanıdır. Görev, sınır ötesindeki tehlikeli bir terör hücresini etkisiz hale getirmektir. Ancak operasyon sırasında Tuğra, gizemli bir şekilde ortadan kaybolur. Tim, Tuğra'sız dönmenin acısını ve şaşkınlığını yaşarken, Tuğra ise kendini beklenmedik bir zamanın içinde bulur. Tam 300 sene önceye, İskoçya'ya gitmiştir. Tuğra, hem kendi gerçekliğine dönmeye çalışırken hem de İskoçya'nın gizemli topraklarında hayatta kalmaya çalışır. Bu süreçte zamanın ve mekanın sınırlarını zorlayan aşk, dostluk, gizem, aile ve sadakat hikayesi de gelişir. Hayatının yeni savaşı başlar, bu sefer kılıçlarla... Kesit: --- Bir Ingiliz kadınının burada ne işi var?" Diye devam etti karşımdaki adam İngilizce konuşarak. "İngiliz değilim, Türküm" dedim ama adamların hepsi anlamaz gözlerle bakmaya başlamıştı. Zaten vücutları komple boyanmıştı ve korkutucu tipteydiler. "Türk mü?" Neler oluyordu?? Az önce çatışmanın ortasındayken ortalık kurak araziydi. Mağaranın arka kapısından çıkınca böyle büyük bir ormana nasıl gelmiştim ki? Hem ben haritacıydım ve bölgede böyle bir orman olmaması gerekiyordu. Birazdan tim arkadaşlarım da beni bulurdu nasılsa. "Bizimle geliyorsun" diye devam etti esmer, uzun saçlı dev gibi olan adam. "Burası neresi?" Dedim aynı adama bakarak. Sanırım bu grubun lideriydi. Kamuflajıma attığı tuhaf bakışları ise görmezden geldim. Ancak kısa süren sessizlikte, o boğuk sesini tekrar duydum. "Klanıma hoş geldin küçük kız..."
EJDERHA ŞÖVALYESİ ~ ARYA ~ di yildizmutlu91
72 parti In corso
# Gençkurgu-- Fantastik # # 3. Fantastik # 1. Akademi # 1. Büyü # 1. Ejderha # 1. Efsane # 1. Krallık # 2. Savaş - Düşünsene, sen büyünün her şey olduğu bir dünyada, zerre kadar büyü gücüne sahip değilsin. Sen bu dünyada hiçbir şey yapmazsın. Her şeyden vazgeç gitsin. Sen doğuştan eziksin ! Cümlesini bitirdikten sonra yüzüme doğru baktı. Gözlerindeki aşağılayan bakışlarla yaptığım mimikleri izliyordu. Sağ elini kaldırıp yüzünü aşağıya yukarı doğru sıvazladıktan sonra eli yüzünde durdu. Elinin yardımıyla sağ gözünün göz kabağını havaya kaldırdı. Işaret ve orta parmağını gözünün üstüne yerleştirip göz bebeğinin iyice görmemi sağladı. Göz bebeğinin içinde bile beni aşağılayan, hor gören bir tutum vardı. Elini yüzünden çekip gözlerini gözlerime tekrar dikti ve güçlü kahkahalar atarak gülmeye başladı. O kahkahalar attıkça içimde kopan fırtınadan haberi bile yoktu. - Yanılıyosun ! Dedim sesim güçlü ve yüksek çıkmıştı. Yüzüne doğru baktığımda anlamsız gülümsemesi kaybulmuş şaşkın bir şekilde bakıyordu. - Ben ezik değilim. Ben güçsüzleri korumak için kendini ateşe atmış biriyim. **************** İçinde bulunduğum Daryon krallığı da dahil bütün dünya büyü gücü üzerine kuruluyken benim içimde hiçbir büyü gücü yoktu. Köyümüze gelen elçinin beni akademiye götürmesi ile bütün hayatım kökten değişti. Şimdi ejderhayı ve yeni sahip olduğum güçleri kullanarak en güçlü olmak zorundaydım. Bu sayede canımdan bile değer verdiğim herkesi koruyabilecektim.
Potrebbe anche piacerti
Slide 1 of 10
FELAKET'İN KOLLARINDA cover
küçük ayı ve büyük ayılar cover
KARANLIĞIN ŞEHRİ cover
MEDUSANIN ÖLÜ KUMLARI (Kitap Oluyor) cover
TUĞRA [İNVERNESS 1] cover
Ruhsuz Düşes Canlandı cover
Lidena cover
Şeytanın dölü  cover
EJDERHA ŞÖVALYESİ ~ ARYA ~ cover
Genesis [GAY] cover

FELAKET'İN KOLLARINDA

9 parti In corso

❝Sevmek: kıskanmak, endişelenmek ya da özlemek değildir. Sevmek sadece acı çekmektir. Ve ben sevgilim. Sevgilim değil, sevdiğim. Sana her baktığımda acı çekiyorum.❞ Kendisine Lanet'in bilekliği tarafından bağlanmış bir kız. Kızın yıllardır aşık olduğu başka bir adam ve Felaket. Bu ikisi arasında kalınca hayatı iyice kötüye gider. Kendini sevemeyip, başkalarını daha çok sevenlere... Ve hiç sevilmeyenlere. Kitapta şiddet, argo kelimeler, konuşmalar olacaktır. Şimdiden sorumluluk almak istemiyorum. Kapak tasarımı yapabilecekler bana Instagramdan ulaşabilir mi? Instagram: noradelaa