Afitap, her daim olduğu gibi izlenilmişlik hissine dayanamadı ve evinin arkasındaki ormana doğru ilerledi.
Burayı çok seviyordu. Osmanlı döneminde bir padişahın sadrazamına hediye ettiğini öğrendi.
O dönmeden kalma tarihi, yıkılmış yapıtlar, bahçeler vardı. Çok güzeldi.
En sevdiği yere, çınar ağacının yanına gelerek oturdu ve karşısındaki yıkılmış kalenin duvarlarını izledi.
Oturduğu yerin iki ağaç ilerisinde oturmuş onu izleyen kişiden habersizdi. Aslında oraya baksada görmezdi. Göremezdi.
Bir lanet sonucu vücudunun gizlendiği birini nasıl görebilirdi ki?
~~~~~¬°
İlk kurgum olduğu için mantık ve yazım hataları elbet var, ona göre okuyun lütfen canlarım;-)