"Bu her şeye rağmen mutlu olmayı başaran bir kızın hikayesi" "Ruhumu mutluluğa adadım her zaman, ve hiç pişman değilim" göz yaşlarım her ne kadar dışarıya çıkmak istese de onlara izin vermedim. Çağan'ın söyledikleri karşısında şok olmuştum ... Babam bunu bize yapmış olamazdı dahası bunu yapacak vicdana sahip olamazdı, olmamalıydı . Çağan benim kardeşim mi yani ? Ellerim titriyordu , kalbimde bir sızı vardı. Canımı çok yakıyordu . Ellerimle çağan'ın yüzünü okşadım ve ona sımsıkı sarıldım . Kalbimin acısı sebebsiz yere geçmişti . Ben 18 yaşındaydım ve çağan da 18 yaşındaydı yani babam annemi aldattı , sorular kafamı kurcalarken çağanla sarılmayı bıraktık ama ben hala kardeşimin ellerini sımsıkı sıkıyordum. "annen yaşıyor mu ?" dedim . Masum gözlerini benden kaçırarak ellerimi tutmayı bıraktı . " baban annemi terk ettikten sonra annem kanser olmuş , ben daha iki aylıkken annem ölmüş. Bana o yaştan sonra ananem bakmış ben 16 yaşına gelince ananem de öldü, sahipsiz kimsesiz kaldım bir tane yurda gönderildim iki yıl orda yaşadım 18 yaşına gelince de çıktım oradan elimde tepsilerle yol kenarlarında ELMA ŞEKERİ satmaya başladım , işte her şey böyle. dahası yok " Göz yaşlarım soluk yanaklarımdan dökülürken ona şu soruyu sordum ; " peki neden elma şekeri ? Satacak başka bir şey yok mu ?" Kızarmış kırmızı gözleri ile bana baktı ve hafifçe gülümsedi " sen ... ELMA ŞEKERİNİ çok seviyormuşsun, belki bir gün almaya gelirsin diye , belki bir gün ... Bir umut " Göz yaşlarım hızlanır ken Çağan a sımsıkı sarıldım. Saat gece yarısına erişirken saçlarımı dağıtan ve tenime bir tokat gibi gelen rüzgar gözümden akan göz yaşlarımı da soğtuyordu . Tekrar Çağan ın ellerinden tutarak konuştum " hadi eve gidelim, evde senin yüzleşmen benimde hesaplaşmam gereken bir baba var ."
8 parts