Ben onu sevdim; görmeden, dokunamadan, hissedemeden, uzaktan… Güzelliğini anlamak için hiçbir fiziksel temasa gerek yoktu. Varlığının sessizliği dünyanın en güzel mutluluk melodisiydi ve bunu bir kez hissetmek dahi, bir ömür boyu eksikliğini hissetmeye yeterdi. Herşeye eyvAllah’ta, bir sözüne bin anlam yüklerken, bin sözüme bir anlam vermeyişiydi beni kahreden. Sen aslında benim uzağımda değildin, hep yüreğimdesin.O yüzden aradım yanımda, en yakınımda.Gözlerin var aklımda, gülüşlerin…Bir de bakmaya kıyamadığım gözlerin.Bakınca içimi eriten gözlerin… Bazen saatlerce bakmak… ”Kahven bitti, bırak fincanı elinden” demeli sevgilin. Öyle bakmalısın işte, bol fincanı saatlerce elinde tutacak kadar… Bazen de şakalar yapmalısın, ‘1-2 saat işim var, sonra yine seni seveceğim” gibi. Sevgilin gülmeli bunlara, sırf seni sevdiği için… Biraz dinleneceğim, sonra seni sevmeye devam ederim.
Genç bir kadının yeniden varoluş hikayesine hazırmısınız?
Ceylan'ın yolu ormanının kralı Aslan'la kesişmişti Aslan Karasinar'la.
Bir oyun kurulmuştu içinde masumların zarar görmesinden zerre çekinmeyen bir tilki ve masumları canı pahasına koruyacak bir Aslan vardı. Peki sizce kim kazanır bu oyunu, gerçekten kötüler her zaman kazanırmıydı?
!! Yaş farkı içerir !!