"Hayır ben kilitlemedim."
"Sana neden inanalım?"
"Bilmem, size kalmış." Dedim ve sahnenin duvarına yaslanıp oturdum. Bana dik dik baktıklarında kafamı salladım "Ne var?" Cevap gelmeyince konuşmaya devam ettim "Bence sizde oturun, belli ki daha buradayız, yorulmayın şimdiden" "Belli ki daha buradayız mı? Ne diyorsun sen?!" Sakin ol şampiyon, sadece bir varsayımdı, aslında değildi. "Ne demek daha buradayız? Kapı sıkışmıştır, eminin birazdan yetkililer gelecektir." Bu cümlede gülebileceğim çok şey vardı. "Kapı sıkışmıştır öyle mi? Tamam bu cidden komikmiş." Dedim çantamdan çıkardığım yeşil elmayı yerken. "Pardon da nesi komik bunun? Aklına daha mantıklı bir fikir geliyor mu?" Saçları hafif küt olan kız bunu söylediğinde kafamı kaldırıp düşünüyormuş gibi yaptım "Bir düşünsenize, daha dakikalar önce açabildiğim kapı açılmıyor, kapının şimdi mi sıkışası tuttu? Ayrıca buraya isimsiz bir davetle geldim, tuzağa düştüm, büyük ihtimalle şu an rehin alındık"