İnsanları anlamak oldukça güç. Ufacık sinirle can yakanlar, ayrılanlar. Başkalarının sırlarını herkese anlatanlar. Keşke insanların kelime hakları kısaltılabilseydi. O zaman insanlar dertlerini ve başkalarının arkasından yaptıkları dedikoduları değil ihityacı oldukları kadar konuşurlardı. Evet, ben insanın derdini anlatmasının bir ihtiyaç olmadığını savunanlardanım. Normal bir zihindeyken insanlarla çok diyalog kurmayan kendi dünyamda yaşayan milyonlarca insandan bir tanesiyim işte. Sahi, insan derdini anlatmadan yaşayabilir miydi? Buna en fazla kaç kişi alışabilirdi ki?
Abisi tarafından emanet edildiği adamın karanlık yüzüyle tanışmaya başlayan Işık kurtuluş ve onu kendi cehennemine çeken suç örgütü lideri Han Barlas Kılınç'ın ailesi için aşık olduğu kadına zarar veren zehirli ilişkisi...