"Hayatım boyunca hep acıyı hissettim.Acı hep vardı,hepte olacaktı. Ama o hayatıma girdiğinde herşey değişmişti,o varken acı yoktu. Sonra “bundan sonra hayatımda acı olmaz.”dedim. İnanmıştım. Beni babam gibi seven birini bulmuştum.Kolay şey değil bu,birinin seni baban gibi sevmesi kolay değil. Size o ve ben hakkında herşeyi anlatabilirim ama ne buna halim, ne de mecalim kalmadı. Belkide bunlar bir veda sayfalarıdır.Önümde dolu bir hap kutusu, birde parlayan jiletler var.Annem ve yakın arkadaşlarım bu satırları okurken bana çok kızacak,özellikle Mete..Mete en yakınım,hem abim,hem kardeşim.Mete’yi uzunca anlatabilirim,bu mutluluk duyduğum birşey olabilir. Bir insanın mutlu ölmesi büyük lüks. Saat 00:05, sadece iki tek sigaram var. Ah unutmadan! Mete sana kedim Bay Charlie’yi emanet ediyorum, kedileri sevmezsin biliyorum ama benim için bakarsın,bundan çok fazla eminim. Mektubu şöyle bir okuduğumda, neden bu satırları yazdığım anlatılmıyor. Bitmesi gerektiği için bitiyor,bıktığım usandığım için. Okulda bir çok kez dalga geçildi,hakarete uğradım ve gerçekten fazla kırıldım. Sonra size o diye bahsettiğim insana çok güvendim ve onla birşeyler yaşadım. Sonrasında terk edildim. Annem bir adamla evlendi,dayak yedim,şiddete maruz kaldım. Bir tek Mete vardı,beni hiç terk etmeyen biricik arkadaşım Mete…Saat 01:25. Annem az önce hala uyumadığım ve sigara içtiğim için bana bağırdı,üvey babam uyandı. Dayak yedim. Odamdan çıktılar,sona doğru yaklaşıyorum. Kendi paramla aldığım siyah elbisemi giydim, hafif bir makyaj yaptım ve aynanın karşısına geçtim. Gülümsedim. Hazırdım,ölmeye hazırdım. Sona hazırdım. İnsanları seviyorum,hep iyilikle çarpsın kalpleriniz ve ruhlarınızda hep aşk olsun.
Hoşçakal biricik dostum Mete,
Ve hoşçakal biricik sevdiceğim.
Melisa Demir,
İzmir/17"
Bunlar bir vazgeçiş satırları,sizi bu vazgeçmiş kızın günlüğü ile baş başa bırakıyorum.
"Demez mi anası, topallığına bakmadan benim kızıma göz koymuş diye? Der. Bu konuyu bir daha açma anne."
******
"Seni yaktım, kül ettim ruhumda; ama yine bana senin kokun geldi. Meğer ben seni küle çevirirken, ruhum iradesizce kokunu saklamış," dedi gözlerime bakarken. Sözleri dudaklarından her saçıldığında, benim cehennemden farksız kuyularım harlanarak coşkunca alevlendi ve onun sözlerinin ucunu yaktı, tutuşturdu. Yakmalı ya da yanmaya hazır olmalıydım.
GÜL KOZASI İSMİ İLE YAYINLANAN İLK KİTAPTIR.
13.08.2020 tarihinde yayımlanmaya başlamıştır.
HİKAYE ŞAHSIMA AİTTİR. ÇALINMA DURUMUNDA YASAL İŞLEM BAŞLATILACAKTIR...