* Wattpade yayımlanan 49. Mahkûm adlı ilk hikayedir.* "İlaçların yan etkisi olup olmadığını nereden bileceğiz? Ya da doğru ilaç olup olmadığını." Kubilay'ın dudaklarında belli belirsiz bir gülüş yer almıştı ancak bu gülüşün içinde birçok acıyı barındırıyordu. Bunu gözlerindeki kederden belli ediyordu. "İnsanoğlunun belli bir ilacı yoktur. Deneye yanıla öğrenirsin hangisi iyi gelir diye. Denediğin ilaçlar seni iyileştirebilir veyahut derin yaralar açabilir." Başımı salladığımda beynime yine düşünceler hücum etmeye başlamıştı. Ancak kısa sürmüştü. Düşüncelerimden sıyırmamı sağlayan ses Kubilay'ındı. "Kalbinin sesini dinle İzel. Eğer bir gün yolunu kaybeder ve evini geri bulamazsan kalbinin ve beyninin sesini iyi dinle. Ama sakın ikisini birbirine karıştırma." Ağır bir şekilde başımı sallarken gözlerim merakla ve dikkatlice Kubilay'ın yüzünde geziniyordu. Şu an ki duygularını merak ediyordum. Geçmişini ve kim olduğunu. Ancak bu soruların cevabını öğrenemeyecektim hiçbir zaman. Çünkü asla o kadar uzun zaman yanında kalmayacaktım. Yavru kuşlar gibi olacaktım. Uçmayı öğrendiğim gün yuvayı terk edecektim. ⛓ ⛓ ⛓ Bir girdaptır hayat. Hayat, seni gittiğin yönün tersine savururken sayamazsın içinde kırılan parçaları. İzel Yazgı; Hayatının yarısını bir mahkum olarak geçirmiş, gerçek dünyayı bilmeyen, ürkek bir ceylan gibi olan acı kahve gözleri ile insanları içine çeken kadın... Babası tarafından öldürüldü gösterilip şehrin en ücra köşesinde hapis yatan İzel Yazgı bir gün cezaevinde çıkan yangından kurtulursa... Gökyüzüne küs olan kadın bu olanları nasıl karşılar? 49.Mahkumun tutsaklığını hürleştiren kim olacaktı? Başlangıç Tarihi: {12.04 2023} Bitiş Tarihi: {?}
5 parts