BİR AVUÇ YALAN 🌌
  • Reads 6,325
  • Votes 431
  • Parts 80
  • Reads 6,325
  • Votes 431
  • Parts 80
Ongoing, First published Apr 21, 2022
Mature
10 new parts
Gökyüzünü görebilmek değiştirmez yokluğunu. Varlığı silemez hiçliğini. Ve gökyüzü, gökyüzü umudunu bindirmiştir yağmurlarına. Senin, benim, bizim bindirdiğimiz gibi... Bak şimdi de şimşek çakıyor. Yakmıyor mu içini cayır cayır? Har olduğun yetmiyor mu binler kez yar olmaya çalışmana? Bilmezken yalanlarını, bilmek yakmaz mı canını? Avuçlarına düşen yağmur damlalarının yalanları yetmez mi seni yakmaya? 

Terazinizin kollarının şaşmasına hazır mısınız? O zaman başlayalım!

Not: Kan, yaralanma, cinsel içerik vb. +18 sahneler vardır.
All Rights Reserved
Table of contents
Sign up to add BİR AVUÇ YALAN 🌌 to your library and receive updates
or
Content Guidelines
You may also like
DERİNLİKTE SAKLI (Yeniden Yayımda) by ElifKaplan3
68 parts Complete
Hazinedarların küçük kardeşi Nehir, abisinin gölgesi altında kalmaktan dolayı oldukça şikayetçiydi. Abisi her işine karıştığı gibi ona uygun olan bir eş adayı bile belirlemişti. Nehir için bu bardağı taşıran son damla olmuştu ama abisi hala bundan haberdar değildi. Genç kadın zeki ve belli bir derinliği olan adamları her zaman önde görürdü. Kendisine kakalanmaya çalışılan adam aptalın tekiydi ona göre. Bir lansmanda karşılaştığı yabancı bir adam hem dikkatini hem de öfkesini çekti. Tesadüfler onları bir araya getirirken Nehir, onunla birlikte abisinin inşa ettiği zincirleri kırma cesaretinde bulundu. Ne var ki abisi önüne yine engeller koyacaktı. "Bunu anlatmak için mi geldin?" "Nehir ben sadece dürüstçe tüm ayrıntıları bilmeni istiyorum." "Onu gönderebilirdin! Bu bir sebep değil." Nehir'in bu hızlı çıkışı Timuçin'i şaşırttı. "Bir sebep..." "Dinlemek istemiyorum, istemiyorum..." diyerek sözünü böldü Nehir. Sebepler istemiyordu. Eğer onu gönderebilecek cesareti yoksa demek ki o ilişki tam anlamıyla bitmemişti. Nehir gitmek için bir adım attı ama Timuçin hemen önüne geçti. "Beni dinleyeceksin!" dedi kararlı bir ses tonuyla. "Çekil önümden." "Çekilmiyorum." "Bağırırım yoksa." "İstediğin kadar bağır seni susturabilirim." "Nasıl?" "Böyle..." Timuçin onu gördüğü andan beri yapmak istediği şeyi yaptı. Nehir afalladı ve ne yapacağını bilemedi. Bir öpücüğü asla düşünmemişti.
BEYHUDE ÇIRPINIŞLAR by melektugceeee
13 parts Ongoing
Bambaşka şekillerde kesişebilirdi yolları... O çok bilindik dönemeçten dönünce kitapları yere düşebilir, toplamaya çalışırken kafaları tokuşabilirdi. Arkadaşları vesilesiyle kendilerini sürpriz bir görüşmenin ortasında bulabilir, hayatlarında aşka yer olmadığını iddia etseler de oracıkta sözlerini yutup kalplerini kaptırabilirlerdi. Yahut aynı mahallede büyüdükten sonra hislerinin farkına varmış sıradan komşu çocukları da olabilirlerdi. Kim bilir; belki o zaman birbirlerine kaşlarını dahi çatamaz, gönüllerini yarınlar yokmuşçasına kırma müsabakasına girmezlerdi. Fakat ne yazık ki en yakınındakiler bu hakkı onlara çok gördüler, kendi menfaatleri uğruna hayatlarını altüst edecek bir karar verdiler ve bunu yaparken enine boyuna düşünme gereği bile görmediler. Öyle bir karmaşayla aynı eve girmelerine sebep oldular ki; ikilinin tahammülsüzlükle yükselmeyi adet edinmiş sesleri kısılmak nedir bilmedi. Neredeyse her günleri zehir zemberek başladı ve yine aynı zulümle geceye erişti. On iki yaşında bir kız çocuğu ile on altısında bir delikanlı evlendirilir miydi hiç? Bunların çift olabileceğini düşünecek kadar basiretsizleşmek hangi cümle ile tanımlanabilirdi? Hepsinden öte kimse de çıkıp sormamış mıydı ki; birbirlerini görmeye bile katlanamıyorken, sevmeyi nasıl becereceklerdi? •gerçek bir hayat hikayesinden esinlenilmiştir•
You may also like
Slide 1 of 10
Son Defa cover
LAFÜGÜZAF cover
AHZAR cover
DERİNLİKTE SAKLI (Yeniden Yayımda) cover
BEYHUDE ÇIRPINIŞLAR cover
SENDEN İBARET (Kitap Oldu) cover
Acıya tutkun bedenler  cover
GİRİFT  cover
ŞİFA cover
HUDUT cover

Son Defa

34 parts Complete Mature

*2020 Wattys Kazananı* "Şartın nedir?" Gülümsedim ve üstüne yaslanmakta olduğumuz gri, demir çitte kayarak yaklaştım. "Üç soru. Bu üç soruyu bana sormayacaksın." Bilmemekten hoşlanmazdı. Asla hem de. "Neymiş onlar?" "Nereden geldiğim, neden burada olduğum ve sonrasında nereye gideceğim." Cevap vermeden önce düşündü. Her zamanki gibi sonradan pişman olmayacağı hiçbir şeyi yapmıyordu. "Bu kadar mı?" Dudaklarımı birbirine bastırıp başımı olumlu anlamda salladım. Gözlerini yeniden boşluğa dikti. Kafasında evirip çeviriyordu her türlü belirsizliği. Aylar sonra neden şu anda karşısına çıktığımı, söylediğim şeylerdeki amacımı tartıyordu. Teklifimi kabul etmeme ihtimali daima vardı. Yüzüne bakıyordum, kabul etmesini hayatımdaki her şeyden çok istiyordum. Derin bir nefes alıp verdi. Sormamasını istediğim üç sorunun onun başına açabileceği dertleri düşünüyordu, ancak merakına yenik düşmüştü bir kere. Ve bu, onda, merakını giderene kadar nefes almamak demekti. Ben de buna güvenerek gelmiştim zaten. Benimle yaşayacağı son maceraya merhaba demek için gözlerime baktı. "Çok işimiz var sizinle küçük hanım." * instagram.com/alyaoztanyel