Bazı insanlar vardır. Sizi bir bakışı ile korkudan titretir. Lakin bir yandan da korkuyu hissetirdikleri kadar güveni de aşılar size. Hele damarlarınızda kan kırmızısı bayrağımızı süsleyen kanımız dolaşıyor ise daha da güven dolar içiniz. Her biri bizim için isimsiz kahramanlar. Ya düşmana? Düşman için deydi onlar? Ölümün ayak sesi... Korkusuz, yiğit, cengaver türk evladı. Ben de onlardan biriyim. Ölümün ayak sesiyim. Ben yüzbaşı F. Eralp Poyraz. Sevmenin yasaklı olduğu, ellerinde ölümü tutan bir asker.... * * * Kalem kırıldı. Sayfalar bir birine karıştı. Bir cesur türk genci daha yetişti. Kırılan kalem bazen ölümün ayak sesini eğiti, bazen ise ellerinde şifa olanları. Hepsi tek tek atalarının izinden gitmek için bu ülkeye layık birer evlat olabilmek için kırdı kalemlerini. Onları eğiten öğretmenleri ise arkalarından gururlu bakışları ile izledi. Ben, B. Meva Özer. Atamın bana bıraktığı ülke için savaşan bir kadınım. Askerken silahımla şimdi ise kalemim ile savaşan bir öğretmen.
1 part