Story cover for DAVETSİZ SIR by escritor_tranquila
DAVETSİZ SIR
  • WpView
    Reads 1,502
  • WpVote
    Votes 61
  • WpPart
    Parts 5
  • WpView
    Reads 1,502
  • WpVote
    Votes 61
  • WpPart
    Parts 5
Ongoing, First published Jan 19, 2015
Mature
Babasıyla son konuşması esaslı bir kavgayla son bulmuştu. Kapıyı çekip çıkarken laflarının ne kadar kırıcı olduğuna aldırış etmemişti bile, babasıydı sonuçta, illa ki affederdi oğlunu. Fakat ölüm beklenmedik bir anda gelmiş ve baba ile oğlun barışmasına fırsat vermemişti. Eğer ölmemiş olsaydı, cenazesine katılmak yerine annesinin mezarının başında yas tutacaklardı babasıyla birlikte.

İnsanların sahte buruk gülümsemeleri eşliğindeki taziyeleri kabul ediyordu Oğuz. Babasının ölümü sebebiyle evlerine gelen ailelerden sadece bir tanesine güveniyordu: Babasının ortağının ailesine, bir başka deyişle çocukluk arkadaşı Nehir'in ailesine. Cenaze evinde olduğunu unutan dayısının kahkahaları kulağında uğulduyordu. Bu sırada yardımcıları Emine Hanım geldi. Eliyle işaret ederek “Memur beyler görüşmek için gelmişler." dedi. Etrafındakilere ifadesiz bir yüzle bakmaya devam ederken, "Çalışma odasına al, ben geliyorum.” dedi Oğuz. Çok sevgili (!) misafirlerinden müsaade isteyerek çalışma odasına doğru ilerledi. Cinayeti kimin işlediği ile ilgili yeni bir bilgi bulunmuş olmalıydı. Her nefesinde kalp atışlarını daha da çok hissederek adımladı uzun koridoru.

“Merhaba, Oğuz Bey. Başınız sağolsun.”

Başıyla oturmalarını işaret ederek “Sağolun.” dedi. Eskiden babasının olan makam koltuğuna oturdu.

“Oğuz Bey, sırası değil biliyoruz; fakat olay yeri inceleme ekibimiz de araştırmasını tamamladı ve tahmin ettiğimiz gibi, olayın intihar olduğunu söyledi.”

Bu cümle davetsiz sırların başlangıcıydı.
All Rights Reserved
Sign up to add DAVETSİZ SIR to your library and receive updates
or
Content Guidelines
You may also like
YARALASAR(Kitap Oldu) by Maral_Atmc6
56 parts Ongoing
"Soyun!" "Ne?" Yaşlı adam oturduğu masada kaşlarını çatmıştı ki yanındaki kadın tebessüm ederek bana döndü. "Sadece hırkanı çıkar ve bize sol kolunu göster." Tedirginlik içinde onlara baktığımda uzun bir masada oturan toplam on kişi görmüştüm. Ben kapıya yakın bir yerde duruyordum ve yanımda benimle aynı yaşta olan altı çocuk daha vardı. Sağımdaki kızın sol kolundaki yarasa damgasını gördüğümde sertçe yutkundum. Aynı damgadan benimde kolumda vardı. "Neyi bekliyorsun?" Bu soğuk ses yaşlı adamın sağ tarafında oturan kişiden gelmişti. Başını önündeki dosyadan hiç kaldırmadığı için yüzünü iyi göremiyorum. Hırkamı çıkardığımda benimle aynı hizada duran çocuklar koluma baktı. "Sende Yarasalardan birisin." Yaşlı adamın sesi huzursuz çıkmıştı. "Nasıl damgalandığını hatırlıyor musun?" Yine o adam konuşmuştu ve hâlâ başı önündeki dosyadaydı. İyi hatırlıyordum. "Hayır." Onlara güvenmiyorum. Cevabım ile kalem tutan eli hareketsiz kalmış fakat başını kaldırmamıştı. "Artık bizi neden buraya getirdiğinizi açıklayacak mısınız?" Yanımdaki çocuklardan biri konuşmuştu. Yaşlı adam sıkıntıyla bir nefes alarak bizlere baktı. "Aslında hepiniz aynı çocuk yurdunda bir zamanlar kaldınız. Peşinde olduğumuz biri var ve o yurttaki otuz çocuğu damgaladı. Şimdi yeniden ortaya çıktı ve Yarasaları bulup hepsini öldürüyor." Sanırım Yarasalar biz oluyorduk. "Bizimle işbirliği yapmak zorundasınız, tabii yaşamak istiyorsanız?" Masadakilere döndü. "Herkes kendi eğiteceği çocuğu seçsin. Unutmayın seçeceğiniz çaylaktan siz sorumlusunuz." Burada neler olduğunu anlamıyorum. Masadakiler bizi incelerken o başını hiç kaldırmayan adamın sesini duydum. "Gözlüklü kızı ben eğiteceğim." Burada gözlük takan sadece bendim.
You may also like
Slide 1 of 9
ÂFİTAP cover
5. seviye cover
MAHKUM cover
Köpek cover
SOYADINDA ZİNCİR cover
İNTİKAM BÜYÜSÜ  cover
Aysu(Gerçek ailem) cover
Crathall-taekook cover
YARALASAR(Kitap Oldu) cover

ÂFİTAP

28 parts Ongoing

"Bu avına âşık olan bir avcının skandalı değil... Hâkeza sen aslanın pençesine düşmüş zarif bir ceylan değilsin; kurdun inine düşmüş bir kuzu da değilsin." diye fısıldadığında, sıcak nefesi sus çizgime çarptı. Kül kokan parmaklarının tersi şakaklarımdan aşağıya doğru yavaşça sürtünüp, kirpiklerime takılmış uzun perçemlerimin bir tutamını kulağımın arkasına sıkıştırdı. "Sen sürüsü olmayan bir kar leoparısın, ben de seni yamacında saklayan uçurum." • • • *Kurgunun bütün hakları bana aittir! En ufak bir çalıntı durumunda, gerekli işlemler başlatılacaktır.