Peri Masalı
  • Reads 10,112
  • Votes 586
  • Parts 20
  • Reads 10,112
  • Votes 586
  • Parts 20
Complete, First published May 26, 2022
Çığlık ve siren seslerinin karıştığı bir gecede minik bir bebeğin ağlama sesleri de dahil oluyordu bu karmaşaya.

Henüz 1 yaşında bile olmayan minik bebek, etrafındaki alevlerin arasında çığlık çığlığa yapayalnız bir şekilde duruyordu. Az sonra yıkılacak olan eve kimse girmeye cesaret edemiyordu.

Abisi yoğun bakımdaydı, annesi ve babası ise çoktan morga kaldırılmıştı. 

Alevlerin arasında uzun boylu genç bir adam görüldü. Bebek korkudan mı dumanlar yüzünden mi bilinmez bilincini kaybetmişti. Genç adam onu kucağına alarak hızla tek katlı evden çıktı ve yanmış olan kolunu umursamayarak ambulansa doğru koştu. 

Minik bebeği onlara teslim ederken yüzünde ufak bir gülümseme vardı. Bebeğin elini öperek oradan uzaklaştı. 

Bu adam kurtarma görevlilerinden veya mahalleden biri değildi. Öyle ki kimse adamın varlığını fark etmemişti bile. 

Tanrı tarafından peri kızı için gönderilmiş bir melek olmalıydı. 



23.07.2022 🧚‍♀️
All Rights Reserved
Sign up to add Peri Masalı to your library and receive updates
or
#8adalet
Content Guidelines
You may also like
KALBEN by whoisshe0
56 parts Ongoing
"Ne yapacağım şimdi ben ya?" Genç kadın ağlamaktan boğuklaşmış sesi ile önünde dikildiği yatağa çaresizce çöktüğünde, odayı dolduran bebek ağlama sesi beyninde bir çan misali yankılanıyordu. Sahiden ne yapacaktı? Altından kalkamayacağı bir sorumlulukla yapayalnız kalmıştı. Bu saatten sonra ona destek olacak bir ailesi olmadığını da gayet iyi biliyordu. Oysa üzerindeki gelinliği ne mutlulukla giymişti, aşık olduğu adamın ona bir mutluluk vadetmediğini bile bile. "Hiç ağlama Nil! Ben de yalnız kaldım, şu an ilgilenemem seninle! Küçük kızın ağlamaktan kızarmış yüzü ve iyice tizleşen sesi kadını daha çok korkutuyor, dönüp arkasına, yatağının içinde yatan bebeğe bakmak bile istemiyordu. Zira kendisinin de o bebekten hiçbir farkı yoktu. Tıpkı onun gibi yüzü kızarmış, yaşlar boğazına kaçarken akan burnu ile boğulacakmış gibi hissediyordu. Nefesi daralırken fark ettiği gerçekle yerinden fırladı ve ayaklarına dolanan gelinliği umursamadan, titreyen dizleriyle Nil Bebek'in yanına gidip onu kucakladı. "Özür dilerim,"derken hem ağlıyor, hem de bir türlü susmak bilmeyen çocuğu sakinleştirmeye çalışıyordu. Vicdanı, kendi nefesi bile kesilirken, o küçücük bebeğin ağlamasına el vermemişti. O daha çok küçüktü, ya boğulsaydı? Güneş bu bebeğin annesi olmayabilirdi ama çok iyi biliyordu ki birbirlerinden başka kimseleri yoktu. Hem ne demişti Çetin ona bıraktığı mektubun son satırlarında? "Bu yük ağır gelecek belki sana ama senden tek şey istediğim Güneş," O satırları hatırlamak Güneş'in daha şiddetli ağlamasına yetmişti. Tek korktuğu yalnızlık değildi. Sevdiği adamın istediğini becerememekti korktuğu... "Kalben,"demişti adam. "Onu çok sev!" Peki Güneş, sevebilir miydi sahiden?
SAKA VE SANRI(Kitap Oldu) by Maral_Atmc6
57 parts Ongoing
"Karımı artık yanımda, odamda ve yatağımda görmek istiyorum!" diye bağırınca donup kaldım. Ne söylediğinin farkında mıydı? Bir başkasının kimliğiyle evlenmek mümkün müydü? Gerçekten nikâhta bile sahtekârlık yapılabilir miydi? Başına gelene kadar Bige Saka bunun mümkün olduğunu sanmıyordu. İlk görüşte aşktı onunkisi, bu yüzden âşık olması ve duygularına yenik düşüp evlenmesi çok hızlı olmuştu. Evlendiği gün sevgilisinin bir dolandırıcı olduğunu öğrenmişti. Üstelik zaten evliydi ve başka bir adamın adını, soyadını, kimliğini hatta gerçeğinden ayırt edilemeyecek imzasını kullanarak Bige'yi evlendiklerine inandırmaya çalışmıştı. Son ana kadar Bige bu gerçeği görememişti. Peki, nikâh cüzdanında adı geçen gerçek Karun Kalender kimdi? Evlendiğinden haberi var mıydı? Böyle bir durumda nikâh geçersiz sayılırdı değil mi? "Ne demek nikâh geçerli?" Şaşkına dönmüş bir halde avukata bakıyordum. Benden haberi bile olmayan bir adamın karısı olduğumu mu savunuyordu? "Üzgünüm Bige Hanım," dediğinde olağan bir şeyden bahseder gibi sakindi. "Nikâh memuruna kadar her şey gerçek. Eski sevgiliniz Serhat Bey ile o masaya oturduğunuzu doğrulayacak hiç görgü tanığınız yok. Bu nikâhın başka bir adamın kimliğini kullanarak kıyıldığına dair hiçbir kanıtınız yok. Böyle bir durumda yapılacak en mantıklı şey Karun Bey'i bulmak ve ona olanları anlatıp boşanma evraklarını imzalatmak." Bu adam ne dediğinin farkında mı? Bahsi geçen adamın benden haberi bile yoktu. Karşısına geçip ona ne diyeceğim? Senin ruhun bile duymadan evlendik hadi şimdi de boşanalım mı? Bu koskoca bir saçmalıktı!
Kalbin Yolu by angeeluss
10 parts Ongoing
GEÇMİŞ "Sibel Hanım, ben bu dediğinizi kabul edemem." Benden istediği şeyi farkında mıydı? Benden nasıl sevdiğim adamı burada bırakıp yurtdışına gitmemi istemişti. Hem de bu durumdayken. Olmazdı, yapamazdım. "Sana seçenek sunmadım Gazel. Git dedim ve sende sevdiğin adam için onu burada bırakıp gideceksin." Dediklerinden sonra burnumun direği sızladı resmen. Dolu olan gözlerimden bir damla yaş düştü. İlk damladan sonra diğerleride peşinden adeta bir çeşmeymişcesine dökülmeye başlamıştı. Hayır dercesine başımı iki yana salladım. "Biliyor musun, Kaya asla bir bebek istemez. Bebeklerden nefret eder. Ve sen karşısına çıkıp ben senin bebeğine hamileyim mi diyeceksin? Seni bir dakika bile yanında tutmaz. Hamile halinle ailen seni evden kovdu, o gaddar adam mı yanında tutacak?" Aslında söylediklerinde haklıydı. Alp bebek istemezdi. Hatta bebeklerden nefret ederdi. Ve ben onun bebeğine hamileydim. "Hamile halinle ailen seni evden kovdu, o gaddar adam mı yanında tutacak?" Aslında söylediklerinde haklıydı. Alp bebek istemezdi. Hatta bebeklerden nefret ederdi. Ve ben onun bebeğine hamileydim. Hamile olduğum için ailem, adımızı karalayıp kendini orospuya mı çıkartacaksın demişti ve beni evden kovmuştu. Bu teklifi kabul edip, bebeğime güzel bir gelecek sunmaktan başka çarem yoktu. "Peki, tamam. Kabul ediyorum ama bir şartla." Göz yaşları içinde söylediklerime sorgularca bakıyordu. "Alp bu bebeği bilmeyecek. Ona İsöylemeyeceksiniz ve ben ayrılmak istediğimi söyleyip gideceğim." "Tamam." Dedi "Şimdi Kaya'nın yanına git. Ondan ayrılmak istediğini söyle ve üç saat içerisinde benim evime gel." Başımı onaylayan bir biçimde sallayıp tekrar ona bakma gereği duymadan ayrıldım oradan. Çok kötü birisiydi. Korkunç ve acımasızdı.
You may also like
Slide 1 of 10
GÖNÜL ŞİFASI cover
MAFYAM/DÜZENLENİYOR/ cover
KALBEN cover
SAKA VE SANRI(Kitap Oldu) cover
SARRAF cover
Meyra cover
Kışa Meydan Okuyan Gül cover
Biz Kardeşiz cover
AĞA'M cover
Kalbin Yolu cover

GÖNÜL ŞİFASI

52 parts Ongoing Mature

Toprakla başlayan kan davası. Ve kan davasını bitiren bir hata. Kalbe sıkılan kurşun; kanından bile tiksindiği bir adamın kucağına düşürdü. Hatayla başladı, acı çektirme amacına döndü. Yalanlar söylendi, hesaplar kapandı. Sonunda mağlup olan düşmanlık, kazanan aşk oldu. Hırsıyla bilinen bir adam Mirhan Mirza Hükümsüz. Bölgede oyun kurucu rolüne geçmek için gece gündüz durmadan çalışan bir adamın ta kendisi. Güzelliğiyle şehre nam salan Dilem Yıkılmaz. O hiç bir şeyi unutmaz! Onun tek unutmak istediği annesinin öldüğü günün doğum günü olduğu gerçeği. Ve onları bir araya getiren rastlandı değil, kaderin ta kendisi! +18 unsurlar içermektedir!