Küçücük bir yüreğe dokunabilmek her yiğidin harcı değildir.
Ben geldim. Dünyaya kafa tutmaya, kafa tutanları çoğaltmaya ve her şeye yeniden başlamaya.
Bu kitap bir yol gibidir, uçsuz bucaksız.
Nereye gittiğinin bir önemi yok, nereye vardığın, kimlerle olduğun ve sonucunda neler yaşadığın önemli.
Yaşamak. Bazen en sade şekliyle, bazen en doğal haliyle.
Yaşamak gerek, yaşatabilmek için.
Bazen acı doğrular vardır hayatta. Zor ama mücadeleyle halledilecek şeyler. Acı vardır var; var olmalı.
Acı gerek tadına varabilmek için.
Başaracağımıza inandığım, yollarımızı meşalelerle ilerleyeceğimize emin olduğum bu yol, bir yaşam yolu.
Kiminin dönüm noktası, kiminin uyanış belirtisi. Kiminin de direkt uyanışı.
Uyanış gerek, görebilmek, bakabilmek ve hissedebilmek için.
Her şeyi en doğru, en sade ve en doğal haliyle...
Görmek, bakmak, hissetmek...
Hissetmeye geldik, hissettirmeye geldik.
Bu dünyayı değiştirmek için yoldayız, kendimizden başlayarak...
İyi okumalar, keyifli yaşamlar ve anlar...
DÜNYAYA KAFA TUTUYORUM; YAZAN: AYŞE BEDEVİ
-Kızımı al götür hem güzel hemde bakire
Ağzım açık ona bakarken yirmili yaşlarındaki adam yanındakine işaret verip beni aldılar evden çıkmadan önce o adamın borcun kapandı bir daha karşıma çıkma dediğini duydum.Beni siyah bir arabaya bindirdiler çığlık atıp yardım istiyordum o sırada adam arabaya binip çenemden sertçe tutup yüzüme tokat yapıştırmıştı
-Kes sesini o ağzını bir daha aç bakalım ne oluyor!!
Kafamı cama döndürüp sessizce ağlamaya başladım gözlerimi açtığımda hayatımı cehenneme dönüştürücek olan o eve bakıyordum...