SİYAH RÜYA
  • MGA BUMASA 3,894,580
  • Mga Boto 229,998
  • Mga Parte 53
  • MGA BUMASA 3,894,580
  • Mga Boto 229,998
  • Mga Parte 53
Ongoing, Unang na-publish Jun 05, 2022
Mature
Okyanus mavisi gözlerinin içerisinde kaybolmak isterken kendimi tamda orada buldum. 

"YÜZBAŞI KARAY!" Adını duyduklarında tüyleri diken diken olur, yüzünü görenlerin hepsi ölüdür. 

Rüyalarında rengi olurdu; siyah, beyaz, mor ve gri. Benim rüyam tam olarak siyahın en koyu tonlarında. 

Savaş bitmedi. Sadece perde değişti.

Binalar kül, şehirler enkaz... Gökyüzü karanlık.

Ama o hâlâ ayakta. Silahı elinde, künyesi boynunda.

Yüzbaşı Karay için emir yok, birlik yok, komuta zinciri yok.

Sadece hayatta kalması gereken bir gece ve gerçeği öğrenmesi gereken bir kâbus var. Birde sevdası...

Her adımda pusuda bir düşman.

Her gölgede eski bir sır.

Ve rüyalar artık sadece uykuda gelmiyor.

Kurşunların, ihanetin ve karanlığın hüküm sürdüğü bu dünyada,
ya uyum sağlarsın...
ya da unutulursun.

Hazır mısın? Çünkü bu bir rüya değil. Bu, son savaş.

Kitabın tüm hakları / bu1yazar adlı kullanıcıya aittir
All Rights Reserved
Table of contents
Sign up to add SİYAH RÜYA to your library and receive updates
o
Mga Alituntunin ng Nilalaman
Magugustuhan mo rin ang
SİYAHİR  ni ben1deniz
14 Mga Parte Ongoing
Havanın sıcaklığı, çölün ortasında bir yangına dönüşmüştü. Kumlar, güneşin altında daha da sertleşiyor, her adımda bacaklarınıza yükleniyordu. Sırtındaki çanta, sanki her saniye biraz daha ağırlaşıyor, ama o hiç durmaz, yürümeye devam ediyordu. Adımlarını atarken, gözleri sadece ileriyi görüyordu. Burası, askerlerin kaybettikleri her şeyin, her umudun olduğu yerdi. Zorluğun başladığı, ancak vücutlarının ona alışmasıyla bir şekilde unutmaya çalıştığı yerdi. Burası, zihninin sınırlarını zorladığı, karanlık düşüncelerle baş başa kaldığı yerdir. Saatler geçtikçe, ayaklarındaki acı, aslında daha fazlasını hissettirmeye başlar. Bir müddet sonra, fiziksel sınırların ötesine geçer ve zihin buna ayak uydurur. İlk başta kaslarınız bağırırken, sonradan sadece bir donukluk kalır. Vücudun ne kadar yorulursa yorulsun, komutanın emri, görevdeki sorumluluğun baskısı, bir adım daha atmanı sağlar. Çünkü geri dönemezsin. Bir çığlık duymamak, bir yudum su içmeden yol almak... Bu, tüm askerin yaşadığı mücadeleydi. Kendini bir çukurun dibinde hissettiğin zaman, etrafındaki dünyayı duyamazsın. O kadar yalnızsındır ki, neredeyse hayatınızdaki her şeyin geçici olduğunu düşünmeye başlarsınız. Ama her gün bu hatırlatma bir şekilde unutulur. Çünkü seni bekleyen görev vardır. Ve o görev bitmeden, ne kadar acı çeksen de devam etmek zorundasındır. Gözlerinde uyku eksikliği, vücudunda kanla karışmış terin izleri, aslında seni oraya getiren o içsel güçle savaşıyor gibidir. Bazen derin bir nefes alırsın, ve sonra bir adım daha atarsın. Ama bu bir seçim değildir. Sadece, bir asker olmanın tanımıdır.
Magugustuhan mo rin ang
Slide 1 of 10
AL KAN /Kadın asker/ cover
DİLSİZ KURT cover
Mafyamı +21 cover
ARYON cover
KANDANKALE cover
SİYAHİR  cover
Yüzbaşı "Kan"🩸 cover
BİNBAŞI'M cover
Mesaj | Texting +18 cover
METRUK cover

AL KAN /Kadın asker/

19 Mga Parte Ongoing

"Komutanım, roket atar!" dedi Halil. Duyduğum sesle eş değer olarak, bir patlama meydana geldi. Nefesim kesilmişti, yaralandığım için değil, timimden ses gelmediği için. Düşünmek istemedim şehit olma ihtimallerini, arızalansın istedim kulaklıkları. Olmayınca olmuyor, demişler. Bağırdım tüm gücümle kulaklığıma, "TİM SES VERİN, HERKES İYİ Mİ!" bu bağırışıma kimsenin yanıt vermediğini anlayınca durdu dünyam. Elimdeki el bombalarını, karşımdaki itlerin üstüne yağdırıdım. Hepsi leş olmuştu, ama volkan timi yok olmuştu. Mevzilendiğim yerden çıktım ve herkesin mevzisine doğru yürüdüm, etrafta bulunan uvuzlar nefesimin cigerlerime batmasını sağlıyordu. Benim timimin parçaları olamazdı onlar değil mi? Oturduğum yere çöktüm ve sırtımı büyük bir kayaya yasladım. Elim göğsümdeki ağrıyı geçirsin diye masaj yapıyordu, ama ben şehitlerimin parçalarını görmüştüm. Bu vatan uğuruna can veren timimi görmüştüm, bu ağrı kalbimde sızı olarak kalacaktı. Iyileşmeyecektim, alışacaktım.