"Ağlıyor musun? Gülünç olma çocuk.
Yalnızca yalnız kaldığında kokladığın bir çiçek öldü diye çok bu tantana. Hem birden ölmedi, yavaş yavaş öldürdün."
"Ben o'na yaşam sundum avuçlarımdan."
"Ve intihar parmak uçlarından.
Doğrusu *yarayı sardığın yerden kanatmak iyi fikirdi güzel gözlü çocuk, durma devam et."
Sarışın gözlerin de ki cam kırıklarını o boş zemine akıtmadı, kendi parmak uçlarıyla teselli ettiği göz pınarlarını eskisi gibi de coşkun değildi zâten.
Duvarın dibinde ki kızıl saçlı çocuk girdiği ruh halden çıkmaktan zorluk çekiyordu.
Öyle ki içli içli çektiği nefesler yaşamaya zar zor güç yetirir gibi gösteriyordu onu.
O uyurken sarışının can çekiştiği gibi.
Hyunjin sarı saçlarını bileğinde ki tokayla toparladı. Dizlerinin üstüne usulca çöküp yerde, başı elleri arasında ki bedene yaklaştı.
İşaret parmağı ile baş parmağı soğuk çehre de çene hattına yerleşirken minho umutsuzca baktı gözlerine.
"Ağlıyor musun?"
Hyunjin'in dudakları hafifçe kıvrıldı, anlaması zor bir tebessümdü bu.
"Uyu sen iyisi mi? Uyudun mu geçer.
İç o sakinleştiricilerinden birini daha.
Öyle olunca hep iyi oluyorsun ya', haklı oluyorsun, kabahatsiz oluyorsun.
Oysa deliyken sevilesiydin güzel gözlü çocuk.
Yazık oldu, çünkü kalbim sana sırtını döndü.
Ve ben aynı çürük toprakta çiçek açamayacağım."
Minho dehşete kapılmış, yakıcı bir hisle tutundu hyunjin'in kollarına.
"Hyunjin!" adını bağırdı ve bir hıçkırık koptu dudaklarından.
Hyunjin gözlerin de ki perde ardından tebessüm etti.
"Şssh, zehirli sözcüklerle avutma kendini."
Hyunjin ellerini minho'dan çekerek ayağa kalktı.
"Deli." Sözlerine hiç bir iltifat kırıntısı yoktu eskiye tezatla. "Delir." Üzerinde ki beyaz doktor yakasını düzeltti özenle ve devam etti.
"Delirdiğini izlemek için burada olacağım."
peri: ya sen kimsin gece gece
peri: ne saçmalıyorsun
bilinmeyen numara: amına koyayım
bilinmeyen numara: asıl sen kimsin
peri: sen kime yazmak istemiştin?
bilinmeyen numara: psikoloğuma?
peri: yanlış numara o halde
bilinmeyen numara: hassiktir ya
bilinmeyen numara: durduk yere deli olduğumu biri daha öğrendi
||
"kafamdaki eksik tahtalarla bizim için bir ev yapacağım"