The Villainess' Son Is Innocent (Kötü Kadının Oğlu Masum)
  • Reads 1,955
  • Votes 157
  • Parts 11
  • Reads 1,955
  • Votes 157
  • Parts 11
Ongoing, First published Jun 27, 2022
*GÜNCEL*
Önceki hayatımda okuduğum romandaki kadın kahramanın kızı oldum. Orijinal hikaye bitmişti ve kadın başrolün annem olması tutkusu ile mutlu bir hayat yaşıyordum.

"Velsia. Seninle ilgili her şeyi sevecek tek kişi benim."

Deliliğin acısını çeken kötü kadının oğlu.

Emil Callixst, kötülüğün günahları yüzünden izole edilmiş masum bir çocuk. O, annesinin deliliğini miras alan kişi, ailemi yok etti ve ben öldüğümde on yaşıma geri döndüm.

Ölümden kaçınmak için Emil'in deliliğini iyileştirmeye çalıştım ama...

"Beni ben olarak gören tek kişisin."

"...Emil, bir dakika bekle."

"Bana ulaşan tek kişi sensin."

Ama tanıdığım çocuk herkesten daha iyi büyüdü.

"Yani yanımda olması gereken tek kişi sensin."

Niyetlerimin aksine, sonunda beni saplantı haline getirdi.

"Ben... bana acımaya devam etmeni istiyorum."

Büyüyen çocuk şimdi adam oldu ve bana tutunmaya çalıştı.
All Rights Reserved
Sign up to add The Villainess' Son Is Innocent (Kötü Kadının Oğlu Masum) to your library and receive updates
or
#10empires
Content Guidelines
You may also like
You may also like
Slide 1 of 10
Lafügüzaf  cover
Yarkıyısı cover
BERDEL (+18) cover
MÜPTELA (tamamlandı) cover
SEN BEN VE BİZ. *Texting* (+18) cover
Zeytin Dalı cover
SEVDA KONMUŞ DALLARIMA  cover
GÜN TABAĞI | TEXTİNG cover
İzler Silinmez cover
Oyunbozan cover

Lafügüzaf

17 parts Ongoing

Aşk suçtu. Senin olmayan birisi için beslediğin duygular bir cellat gibi dikilirdi karşına. Sonra kollarına iki asker girerdi, o askerler başını bir kütüğün üstüne bastırırken boynuna inecek baltayı büyük bir sabırla beklerdi insan beklerdi ki, cellat alacak onun kellesini. Ama o balta inmeden önce, dururdu zaman. Sabır kanatırdı insanın her bir zerresini, bir işkenceden farksız akardı saniyeler, bir sudan sessiz, bir dalgadan daha hırçın. Aşk cellatı, ve o balta aşkın ellerinden inerdi insanın boynuna. Sevda cehennemdi, seni sevemeyen birinin aşkı ateşdi. Kendi kalbini yakan, kendi kanını akıtan bir kılıçtı. İnsan nasıl saplardı kendi sırtına bıçağı? İnsan ancak aşık olsa ihanet ederdi kendisine. Aşk ihanetdi, aşk en büyük oyun ve insanın kendine yaptığı ihanetdi. O Yavuz Payidar'dı, kendine en büyük ihaneti yapmış sırtına bir bıçak saplamış, boynunu bir cellatın önüne uzatmıştı. O Payidar'dı, sevdalanmıştı. Ve sevda, onun ihanetiydi.