Şiirlerimi paylaşıyorum, tamamlandı ve 2. kitabı yayınlandı. Başka yerlerde benzerlerini gördüğünüz olursa bana söyler misiniz?

Buğlem; İskandil Lisesi'ne adımını attığı an, kaderi taşları yerlerine koymaya başlamıştı. . Ünü dört bir yana zehir gibi yayılmış okul, İstanbul İskandil Lisesi. Bir cinayet. Tehlikeli rekabet. Ninni gibi kulaklara fısıldanan ihanet. Yeminler üzerine kurulan kadim dostluk. Yalanlar ve yananlar. Şeytanın kalbinde büyüyen duygular. Başarılı fakat rus ruleti oynayan öğrenciler. Düşmana dostluk, dostluğa düşman. Sirayet denilen dedikodu sitesi ve ona rakip olan okulun itiraf sayfası. Bir güç oyunu; kime göre, neye? (...) Koşun, gidin, yanına varın, çobana söyleyin, o masum. あ Lider kategorisinde #1 ~ 24.12.2020 Mayıs ©2020| Tüm hakları saklıdır. Olası en ufak bir çalıntı durumunda dahi işlem başlatılacaktır.

şiir.

Başarılı bir yazar olmanın adımlarını birlikte atmaya ne dersiniz? Hayal gücünüzü kelimelere dökmek, fikirlerinizi dünyayla paylaşmak için yazma sürecine giriş yapmak oldukça heyecan vericidir ama bu süreçte hangi adımları takip etmeniz gerektiğinizi bilmiyor olabilir ya da daha iyi öğrenmek istiyor olabilirsiniz. İşte bu çalışmada adım adım ilerleyecek ve yaratıcılığınızı keşfederken hikayelerinizi dünyayla buluşturmak için gereken ilham, bilgi ve cesareti keşfedeceksiniz. Hazırsanız, yazma yolculuğunuzun başlangıcına ilk adımı birlikte atalım. Hayal gücünüz sonsuz, kaleminiz güçlü, ilhamınız bol olsun. Yazıyla kalın. Yazı Rehberi

Avuçlarımda Kokan Portakal Çiçeği'nin yazarıyım. Bu şiir kitabında yazdıklarımı, romanımda da paylaşıyorum. Alışılmış şiirlerden farklı bir üslup ve kuralsızlıklar ile oluşturulmuştur. Şiirler bana aittir. Alıntı değildir!

kendi yazdığım şiirleri topladığım kitap

Yaşadığımız dünyanın adaleti zenginleri yaşatmak için var olan küçük bir kavramdı. Her biri Güneşin bile göremiyeceği karanlık dünyada kendi benliklerinden vaz geçmişti. İşledikleri büyük suçlar küçük hatalarmış gibi yayınlanıyordu. Bedeller ise ıssız sokaklarda açlık ve susuzluktan bitap düşmüş çocukların boynuna vurulan zincirlerdi. Belki de buna savaş deniliyordu. İki tarafta ola bildiği kadar kötüydü. Bazıları zevkleri için can alırken bazılarıysa küçücük bir iyliği dahi olsa korumak için can alıyordu. Ama asla sonuç değişmiyordu. Ruhunu kayıb etmiş bedenler dönmemek üzere yok oluyordu. Ben Berin Kalacı. On beş yaşımda tarafımı bile bilmeden bu savaşa dahil oldum. Geleceğimin benim için hazırladığı o gün kötü oluşumun ilk bayramı oldu.... ------------------------------------------------------ Yazım hataları olmuş ola bilir.Bunun için kitabın okuyanlarının affına sığınıyorum.Kitabın bütün hakları saklıdır.Hepinize iyi okumalar dilerim.

Xüsusi təyinatlı hərbiçi Azər Rüstəmov, Türk həkim Hafsa Öztürk. ~ Keçmişi yaralı olan iki gənc və onların hekayəsi

"Menekşe kokusu, "Bir varmış, bir yokmuş" büyüsüne sahipmişçesine, bir belirir bir kaybolur. Buna neden olan, menekşenin kokusunu iyottan almasıdır. İyot koku alma reseptörlerimizi, geçici bir süre engellediğinden, bu süre zarfında koku hissedilmez olur. Birkaç nefes sonra reseptörler işbaşına döndüğünde, menekşe muhteşem kokusu ile yeniden ortaya çıkar. Üstelik, koku belirdiğinde, beynimizde koku ile ilgili bir kayıt tutulmamış olduğundan, kokuyu ilk defa aldığımız hissine kapılırız." O da benim menekşemdi. Hayatıma bir girip bir kaybolan ama her seferinde başımı döndüren, bana diğer tüm kokuları unutturan menekşem... Tam kazandım derken ellerimin arasından usulca yine kayan menekşem...

Sevdiğim şiirleri içeriyor.Eğer sizler de şiirlere ilgi duyuyorsanız bölümlere bir göz atın derim:))