EYÜP YARASI
  • Reads 8,681
  • Votes 1,320
  • Parts 28
  • Reads 8,681
  • Votes 1,320
  • Parts 28
Complete, First published Aug 03, 2022
Eyüp aniden ortadan kaybolduğunda başlar Nehar'ın arayışı. Her kapıyı çalar eşini bulmak için. Bu arayış şimdiye dek rastladığı en büyük imtihanı olur. Üstelik yalnız da değildir, bakması gereken küçük bir emaneti vardır. Yavaş yavaş değil, birden değişir hayatı. Olguları, fikirleri, davranışları ve hisleri güvendiği insanların hareketleriyle yeniden şekillenir. 

Tüm dünya mı düşman, her yeni doğan gün mü eza? Yok mu bu imtihanların bir hakikati? Nehar Eyüp'ü ararken kendini bulur, işte bu zamanla olur. Yaşadıklarını tartacağı, insanın dünyaya gönderiliş sebebinin anlatıldığı, sorularını cevap veren bir kitap eline geçer. Dünyalık muhabbetlerin yerleştiği kalplerin halini de hakiki dostun tesellisini de görebilmektedir artık. 

Eyyûb'u da hatırla. Hani o Rabbine: "Hastalanıp sıkıntıya düştüm. Sen ise merhametlilerin en merhametlisisin!" diye yalvarmıştı. (Enbiya 83) 

****
Mazinin tatlı meltemini geride bıraktığımızı ve bir kasırganın içinde olduğumuzu hatırlatan şey, bahçede başını kaldırıp bana bakan annemdi. Sahi kaç Cuma geçmişti de ben Eyüp'ü camiye uğurlayamadığım bir öğlen vaktinde bulmuştum kendimi? Annem sanki anlamıştı bir rüyadan irkilerek uyanışımı. Gözlerinde hiç görmek istemediğim bir acıma vardı. Öylece havaya kaldırdığım elim tülü bulurken sertçe çektim ve odanın köşesindeki koltuğun üzerine oturdum. Kaç Cuma geçmişti de fırtınalar benim gülüşlerimi taşıyıp götürmüştü karanlık ormanlara?


25 Ağustos Perşembe 2022 ilk yayın tarihi
All Rights Reserved
Sign up to add EYÜP YARASI to your library and receive updates
or
Content Guidelines
You may also like
HEMSÂYE (TAMAMLANDI) by Katibe-i_Nur
50 parts Complete
Suikasti yapacağı yer üst kıdemde bir askeri karargahtı ve orası en iyi eğitilmiş askerleri barındırıyordu. Ve araştırdıklarına göre General'in kızı Âmine'yi parmak izi almadan içeri alıyorlardı. Çarşaf ve maskeyle kendini kamufle edebilirdi genç kadın. Askeriyede Âmine'yi daha önce görmüşlerdi. İki santimlik bir boy farkı dahi olsa bunu fark ederlerdi. Âmine ondan 5 cm daha uzundu ve bu yüzden boyu ona yakın olsun diye altı dolgu topuklu spor ayakkabı giymişti. Üzerinde ki çarşaf bol olduğu için ondan daha zayıf olduğu belli olmuyordu. Mavi gözlerine Âmine'nin bal rengi gözlerini lensle taklid edince herşey tamamdı. Bilerek onu seçmişlerdi. Bir karargâha girip oranın en yetkili General'ini öldürmek ancak onun altından kalkabileceği bir görevdi. Ve bunu başaracaktı! Bugün örgütlerinin kabusu General Hamid Aladağ ölecekti! Üstelik bunu öz kızı Âmine Aladağ yapacaktı. En azından herkes böyle bilecekti... 🗝️ Burası Hemsâye Adası'ydı. Dört tarafı denizle kaplı, içi huzur dolu bir kara parçası. Sanki burası dünya da temiz kalmış tek yerdi. Hâlâ insanlar düşenin üzerine basıp geçmek yerine birbirleriyle yardımlaşırdı, hoşgörü vardı mesela hangi dine, ırka, yahut giyimde olduğuna karışmıyorlardı burda insanlar. Birlikte huzur içinde yaşayıp gidiyorlardı. Aylardan Temmuz'du. Hemsâye'nin çiçek açtığı en göz kamaştırıcı zamanlarındanlardı. Çiçekler takmış bir gelini andırıyordu Huzurun Adası. Rengarenk eski usül boyanmış evlerin balkonlarına tırmanıyordu Begonvil çiçekleri. Yanından yürüdüğü ahşap konağın duvarlarını saran asmanın yapraklarını toplayıp hasır sepetine biriktiriyordu bir genç kız. Şimdi bu nadir kalmış temiz beldeye kendi karalarını çalmaya planlıyordu kara ruhlar. Elbette ki onlara set vuracak kahramanlar mevcuttu. İşte serüven böyle başlayacaktı.
SINIR |Tamamlandı| by __Katre__
75 parts Complete
Az önce Eylül'ün tuttuğu boşta kalan elini yeşil kalın askeri kemerinin üzerine koyup lafa girdi. " Gel ben sana espriyi göstereyim."dedi. Elini kemerinin üzerinden çekip göğsünün üzerinde yazan yazıyı işaret etti. " Bak bakalım burada ne yazıyor?"dedi sesindeki alaycı tınıyla. " Arslan."dedi karşısındaki adam kısık çıkan sesiyle. Ardından Eylül'ün yaka kartını gösterdi Toprak parmak ucuyla. "Peki burada ne yazıyor." "Eylül Arslan." "Aynen öyle." dedi Toprak başını aşağı yukarı sallayarak. Ardından elini kaldırıp yüzüğünü gösterdi. " Bu."dedi sorgulayan sesiyle. " Yüzük." Eylül'ün elini tutup kaldırdı. " Bu."dedi tekrar. Aynı cevabı aldığında ellerini indirip birbirine kenetledi. Ve tekrar kaldırıp herkesin gözüne sokarcasına konuştu. " Birleştir bakalım ne çıkacak ortaya."dedi. Ardından masaya göz gezdirip karşısındaki adama dikti bakışlarını. Birkaç saniye cevap vermesini bekleyip adamın omzundaki elini sıktı. " Evlisiniz."dedi adam fısıltıdan farksız sesiyle. " Doğru cevap." dedi Toprak alayla. Adamın omzundaki elini çekip yüzünü Eylül'e çevirdi. Birkaç saniyeliğine yumuşayan bakışlarını tekrar buza çevirip masaya döndü. Birbirlerine kenetlenmiş ellerini gösterip: " Duyduğunuz gibi biz evliyiz. Daha öncesinde bilmiyordunuz çünkü bilmenize gerek yoktu. Şimdi öğrendiğinize göre herkese afiyet olsun." dedi. Masadan yükselen hayret nidalarını umursamazken masadaki yerine ilerledi. Eylül'ün elini bırakmadan yanındaki sandalyeyi çekip:" Geç güzelim." dedi. Yanlarındaki birkaç kişi duydukları ile küçük çaplı bir şok yaşarken onların gözü sadece birbirleri üzerinde idi.
Acı Sevda(Tutkun Serisi-2-)  by ayseyda2322
49 parts Ongoing
Tutkun Serisi'nin 2. Kitabıdır ve farklı karakterlerin hikayesini anlatıyor. Cayır cayır yanıyorduk ikimiz de. Ellerim sapsarı saçlarına kaydı. Sonra ensesine, omuzlarına ve sırtına.. Okşadım. Yer yer teninde çizikler oluşturdum. Boğazından yükselen hırıltılar kanımı daha da ateşledi. Onu istiyordum. Kendimi ona bastırdım. Bunun karşılığında o da kasıklarını bana yasladı ve hırıldadı. Elleri vücudumda dolaştığı her an biraz daha kendimi kaybediyordum. Her geçen saniye sertleştiği vakit onun da beni en az benim onu istediğim kadar çok istediğini anlıyordum. Dudakları çeneme oradan boynuma istikrarlı bir şekilde indi. Tenimde açtığı yaraları dudaklarıyla onarıp sardı. Dudaklarımı kulağına yaklaştırdım. "Asaf," deyip sertçe yutkundum. Ense köküne tırnaklarımı sapladım. "Seni istiyorum," diye fısıldadım. Kalçalarımı kaldırarak ona sürtündüm. Karanlık bir inilti bıraktı. Boynumun ince derisine dudaklarını saplayıp amaçsızca emiyordu. Hafif tenimi dişleri arasında kıstırıp geri bıraktı. Sıcak nefesi yüzüme döküldüğü vakit gözlerimi güçlükle araladım. Laciverte dönmüş mavileri nefesimi kesti. "Beni çok zorluyorsun Günçiçek!" deyip sertçe yutkundu. Elimi sakallarında gezdirdim. Gözlerini kapadı. Bu muhteşem görüntü karşısında dişlerimi alt dudağıma sapladım. Bir süre kusursuz yüzünü seyrettikten sonra dudaklarımı dudaklarına bastırdım. Anında karşılık verdi. İkimiz de inleyerek birbirimize sokulduk. Sen benim kalp ağrımdın. Acımdın. Sevdamdın adam. Ama ben acımı unutup yalnızca sevdama odaklandım. Sen benim Acı Sevda'msın.. Yine dudakları nefes nefese benden koptu. "Beni yakıyorsun lanet olsun!" diye yakardı adeta. Başlama Tarihi:03.12.2019 Yeni Bitiş Tarihi:
You may also like
Slide 1 of 10
Kelebek Ömrü cover
GÜMÂN (FİNAL)   cover
HEMSÂYE (TAMAMLANDI) cover
SINIR |Tamamlandı| cover
Gönül Salıncağı cover
Kurye | Texting ✓ cover
KÖRDÜĞÜM  cover
𝚂𝙴𝚅𝚂𝙴𝙽𝙴 𝙱𝙴𝙽İ cover
Acı Sevda(Tutkun Serisi-2-)  cover
bro ❆ yoonmin ✔ cover

Kelebek Ömrü

44 parts Complete

Bana Hep " Huzurum " derdin Şimdi tüm gecelerim Izdırap içinde Peki ben huzuru nasıl bulacağım senden sonra? Kalbimi de kendin'ile beraber alıp götürseydin.