Gül'süz diken, dikensiz gül yaşayamaz.
Sigaramın dumanı bir kez daha kendi içimi yakmamak için yandı. O duman yine boğazımda düğüm düğüm oldu.
İçimde biriken onca acı o gece sanki gün yüzüne kavuştu, ellerimden kayıp gitti. Gözyaşlarım ağladığımı hissedemeden süzülüyordu yanaklarımdan..
Ne olur gel, bırakma beni diye haykırdım gökyüzüne bulutlar adeta benim için ağladı hava karardı, hapsoldum o gün o geceye.
Geride kalan sadece ben oldum ne ailem kaldı geriye ne hayallerim ne umutlarım ne benliğim artık yok, kendimi tanıyamayorum. Bu ben olmamalıydım. İçimde bir yerde o küçük çocuk, ellerimi tutmasına izin verdikçe, beni geriye iten bir şeyler oluyor hayatımda, olsun olmasın tutsun elimi o çocuk bıraksın yürüyelim birlikte ama buna izin vermeyen bir çok sebep çıkıyor karşıma, deli divane olduğum yaşamak için can attığım o kız çocuğunu ceset torbasına koydular, morga gitmesine, yıkanmasına hatta gömülmesine bile razı gelmeyen insanlar vardı hayatımda..
Diri diri gömmediler beni, yaktılar, küllerimi denize bırakıp uçup gitmeme bile izin vermediler. En dipteyim artık, beni oradan kimse çıkaramaz, beni bulursan o kız çocuğuna elini uzat, uzat ki küllerinden yeniden doğup ayağa kalksın, güneş gibi parıl pırıl parlasın, ellerine dikenler batmasın, ayağına taş takılmasın..
*KİTAP YENİDEN YAZILIYOR!!*
Efsan ailesinin evlilik baskısına daha fazla dayanamaz ve Mardin'den hiç bilmediği bir şehre İstanbul'a kaçar.
Atlas Akay yer altı dünyasının karanlık lideri. Hayatta hiçbir korkusu olmayan ölümün ta kendisi olan bir adam.
Kader bu ikisini hiç beklemedikleri bir anda karşı karşıya getirecek. Yeni bir aşkın külleri doğacaktı.
"Adam yanacak kadının bedeninde kül olacaktı..."
-Yetişkin içerikli bir kitaptır!!!
-Kitapta bolca +18 vardır.
-Argo vb. olumsuz ögeler barındırmaktadır!!!