Kayıp kadının ardından evren derin bir sessizliğe gömülmüş, insanlara rahat bir yaşam sürmesi için güzelliklerini sunmaya başlamıştı. Denizler eski rengine, gök ihtişamlı maviliğine, doğa göz kamaştırıcı yeşilliğine kavuşmuş ve canlılara ev sahipliği yapıyordu.
Ama eksikti.
Hera için bir şeyler eksik, bir şeyler fazlaydı. Tüm bunlar onun midesini bulandırıyor, benliğini tersine çeviriyordu. Hera bu ihtişamı yok etmek istiyor, eksiğini hayatının merkezi yapmak istiyordu.
Bunun için arayış grubuna girmiş ve istediğini elde etmişti.
☆☆☆☆☆
-Anka-
"Arayış grubunda artık bende mi olacağım Dağhan? Bu ne demek oluyor? Benim görevim altı küçük çomar ile başıboş, saçma sapan büyücüleri bulmak değil. Olamaz da! Beni sakın bir daha böyle işlere karıştırma."
☆☆☆☆☆
Hiçbir insan neşeli olmamalı, hiçbir son mutlu bitmemeliydi. Kaos olmalı, büyük bir kasırga kopmalı, yer yerinden oynamalı ve evren tuzla buz olmalıydı.
Ve olmuştu da...
Eski Veliaht Guan'ın kızı olan Lidena, babasını öldürmüş olan amcası Zeord tarafından sürgünden çağırılır. Ancak İmparator Zeord'un oğlu veliaht Gablin savaşta ölmüştür. Tahta geçebilecek herhangi bir veliaht yoktur. Zeord, Lidena'yı da savaşa göndermek ister. Tahta geçmemesi için tıpkı oğlu gibi savaşta ölmesini planlar ancak bilmediği bir şey vardır.
Kardeşi Guan'ın kızı Veliaht Lidena düşündüğü gibi bir Prenses değildir...
Dikkat bu hikaye fazlasıyla intikam, kavga, şiddet içermektedir.