Ağlayarak konuştu genç kadın,
-Bunları neden bana anlattınız?
Yaşlı kadın durdu, geçmişini hatırladı ve ağlamak istedi ama durdu çünkü geçmişinde yaptığı hataları ağlayarak düzeltemezdi.
-Yaptıkların veya yaptıkları şeyler için ağlama. Ağlayınca geçmez.
Yaşlı kadın ağlayınca hiçbir şeyin geçmediğini yaşayarak öğrenmişti, başkalarının da yaşamasını ister miydi? Asla.
Genç kadın bu cümleden bir şey anlamadı ve yaşayınca anlayacağını bilmiyordu.
-Peki, adınız ne? En azından bunu söylersiniz öyle değil mi?
Yaşlı kadın gülümsedi. Ama bu gülümsemenin bir çok anlamı vardı. Acı, nefret, yok oluş ve belki de aşk..
-Adaşız, ismimiz aynı.
Ama kaderimiz aynı olmasın diye tamamladı kendi cümlesini yaşlı kadın. Ve gitti.