Asker yareni olan bir kadın, bir gece bütün dünyası başına yıkılır. Yüreği, nefesi, eli, kolu olan adamı; yeşil harelerine bakarken bile Allah'a dualar ettiği yarinin şehadet haberini alır. Ne göz yaşları durulur, ne kalbi atmaya devam eder... Kızı için hayatta kalmaya çalışır. Yavrusuna hem anne hem baba olmaya çalışır.
Fakat bir gün elzemini, yarini, harelinde kaybolduğu sevdiğini karşısında görür. İşte o an dünyalar başına yıkılır, ne yapacağını bilemez bu bilinmezlikle nasıl başa çıkacağını bilemez. Elzemini, yarini, sevdiceğini affedebilecek miydi?
Bir kaldırımın köşesinde buldum hayalimi.
Gözlerimi kapattım, bıraktım avucuna kalbimi.
Dedi ki, sonuna kadar tutacak mısın elimi?
İçimden cevapladım, birlikte tırmanacağız tüm merdivenleri.
Mumlar üfledim, dilekler diledim.
Kayan her yıldızda adını sayıkladı dilim.
Ve o bana doğru tek bir adım geldiğinde
Ben hiç gitmesin diye bütün yolları denedim.
🏀
"Doruk?" dedim heyecanla. Bakışları yüzümde oyalanmaya devam ettikçe duramadım yerimde. Bir şey söyleyecekti. Bir şey söylemek için buradaydı. "Kaptın mı formayı?"
"Feza," dedi ve seri adımlarla ona doğru ilerlediğim sırada o da birkaç adım yaklaştı bana. Sadece ismimi söylemişti ama heyecanını yansıtması için bu yeterliydi. Devam etmesini beklerken kalbim yerinden çıkacak gibiydi. "Kaptık formayı."